İSTANBUL TASARIMLARINDA MoMA ESİNTİSİ

7 tepeli güzel İstanbul’un her taşı ilham veriyor. Ama bu sefer şairlere değil, tasarımcılara… MoMA’nın Destination İstanbul sergisi için şehri endam ederek tasarım(cı) avına çıktığı şu günlerde ünlü markalar da boş durmuyor…

MoMA (New York Modern Sanat Müzesi) yaklaşık 4 yıldır Destination Series adı verilen bir çalışma yapıyor. Ülkelere ya da şehirlere ait tasarımları seçerek Manhattan 53. Cadde, Soho, Tokyo’daki MoMA Design Store’larda ve internet sitesinde bir yıl boyunca hem sergileniyor hem satılıyor.

Destination Istanbul. Yıl boyunca tüm MoMA mağazalarında satılmak üzere İstanbul’a ait bir koleksiyon yaratmaya başlayan müze yetkilileri, geçtiğimiz ay İstanbul’da pek ç0k müze, akademisyen, tasarımcı ve mağazayla görüşerek en iyi koleksiyonu yaratmak için çalıştı. İki düzine tasarımcıdan toplam 75-100 adet çalışma almayı planlayan yetkililerden kesin bir tasarımcı listesini ise  yıl içinde alabileceğiz. İstanbul’un önce kültür başkenti olmasınına ardından, dünyanın en iyi tasarım müzesinin en çok ziyaret edilen Design Store’unda yer alması, hem Türk tasarımı hem de İstanbul için iyi bir fırsat. Dünyaya bazı şeyleri göstermek için..

 

 

KÜLTÜR BAŞKENTİ İSTANBUL’DA AZİZ SARIYER SERGİSİ

İstanbul  kültür başkenti çalışmaları kapsamında açacağı sergiler için çalışmalarını sürdüren tasarım maestromuz Aziz Sarıyer İtalya’dan aldığı bir ödülle gururlandırdı bizi.

I. Dot (Italian Design on Tour) ödülü her yıl İtalya tasarım konseyi tarafından ülkenin en iyi 100 tasarımına veriliyor. Tasarımcının Altreforme için yaptığı Cioccolata kitaplık, Container kategorisinde en başarılı tasarım ödülü aldı ve önümüzdeki bir yıl boyunca dünyanın çeşitli tasarım başkentlerinde sergilenmek üzere diğer 99 ürünle birlikte yolculuğa çıkmayı bekliyor.

 

 

TARLABAŞI’NDA YENİLEME ÇALIŞMALARI

TARLABAŞI YENİLEME PROJESİ

Yenileme yasası kapsamında değerlendirilen , çevrenin yaşam kalitesi ve biçimine önemli değişiklikler getirmesi düşünülen Tarlabaşı projesi kapsamında 387 nolu ada için hazırlanan mimari projedir.

Korunmaya değer sivil mimarlık örneği olarak değerlendirilmiş yapılardan fiziki durumu elverenlerin cephelerini aynen korumak, fiziki durumu el vermeyenlerin bir kısmını aslına uygun olarak tekrar inşa edip genel dokuyu bozmamak hedeflenmiştir.

Yeni yapılacak yapı, yeni cepheler, yeniden yorumlanarak yapılacak cepheler ile korunan cepheler aynı düzlemde düşünülmemiş ve yeni yapı eski cephelerden oluşan kabuk sistemin içine geçirilecek şekilde planlanmıştır.

Mevcut yapı parselleri derinlikleri yeni planlanan yapıda azaltılarak avlu alanı arttırılmış, bu , daire planlamalarında etkili olmuş ve uzunlamasına planlanan cepheler sayesinde iki taraftan maksimum ışık alan daireler elde edilmiştir.

TARLABAŞI YENİLEME PROJESİ

Tasarım Ekibi : İ. Kerem Erginoğlu, Hasan C. Çalışlar, Işık Süngü, Barış Yüksel
İşveren : Beyoğlu Belediye Başkanlığı
Adres : Tarlabaşı / İstanbul
Yapım Türü : Betonarme karkas
Lokasyon : Tarlabaşı / Türkiye

İTALYA’NIN LOGOLARI ASKERİ MÜZEDE SERGİLENİYOR!

İtalyan Ticaret Merkezi ve İtalya Başkonsolosluğu, artık kendi de bir marka haline gelen “Made in Italy” ibaresinin bulunduğu sembol, ürün ve logoların izlenebileceği bir sergi düzenliyor. İtalya’nın Logoları başlıklı sergi, 2-17 Aralık tarihleri arasında Harbiye Askeri Müze Şehit Hasan Rıza Sergi Salonu’nda izlenebilecek.

Tasarım Geleneğinin Girişimciliğe Dönüşmesi

İtalya’nın kültür ve iş dünyası arasındaki etkileşimlerden yola çıkarak ekonomik ve kültürel gelişmeyi sağlayan dinamik bir süreci anlatan ‘İtalya’nın Logoları Sergisi’, bu sürecin ve içinde yer alan kişilerin öykülerinden oluşuyor. Bu kişilerin fikirleri, tasarımları, çalışmaları ve emekleriyle gerçekleşen düşlerin, fikir ve ürünlerin izlenebileceği sergi, hem belleklerde yer edecek zihin açıcı bir yolculuk hem de ‘İtalyan yaşam biçimi’ olarak bildiğimiz tasarım geleneğinin girişimciliğe dönüşmesini gözler önüne seriyor.

 

EGE’Yİ YANSITAN NİTELİKTE Kİ PROJE “MYNDOS BODRUM”

Mükemmel Tasarım

Antik Halikarnas Şehri’nin giriş kapılarından birinin hemen yanında bulunan ve Bodrum’u Bodrum’un merkezinde yaşayabileceğiniz bir yaşam alanı sunan Myndos Borum Evleri, sizi adeta cenneti keşfetmeye davet ediyor…

Her biri özenle tasarlanan terasından Bodrum kalesini seyredebileceğiniz, teknenizi demirleyebileceğiniz Milta Marina’ya sadece 800 metre mesafede olan Myndos Bodrum Evleri, size hem şehir konforunu hem de tatil keyfini bir arada sunuyor.

6 tipte 29 daireden oluşan evlerin mutfakları Lineadecor, ankastre cihazlar ve beyaz eşyalar Siemens, vitrifiyeler Vitra, armatürler ise Artema markasını taşıyor.

Evlerin panjur ve doğramaları ise masif kestane ağacından seçilmiş ve Bodrum güneşine dayanacak şekilde 3 kat lamine edilerek üretilmiş.

Myndos Bodrum Evlerinde, Koleksiyon markasının mobilyaları kullanılmıştır.

ÇEVRE DOSTU BİNALAR İLE BULUŞAN PROJE !

Çevre dostu tesisler yaratmaya yönelik projelerin, ürün ve uygulamaların tartışıldığı 1. Yeşil Tesisler Konferansı 15 Aralık İstanbul Swissotel’de gerçekleşti. Türkiye’de sürdürülebilirlik ve çevre bilincinin artmasına katkıda bulunmayı hedefleyen konferansa enerji yönetiminde global bir uzman olan Schneider Electric de katıldı.

Otel, hastane, okul, AVM, konut gibi tesislerin yöneticilerinin yanı sıra, bu kurumlara ürün ve hizmet sunan tedarikçiler, teknik uzmanlar, devlet kuruluşları ve STK’ların bir araya geldiği Yeşil Tesisler Konferansı’nda, tesislerde karbon salınımının azaltılması, Türkiye’nin de imzaladığı Kyoto Protokolü’nün etkisi, enerji ve su verimliliği uygulamaları, çevreye duyarlı tesisler ve yeşil yıldız projesi, tesislerde hava ve su kalitesinin artırılması ve geri dönüşüm konuları detaylı olarak ele alındı.

Konferansa katılan Schneider Electric Türkiye Genel Müdürü ve Balkanlar & Ortadoğu Başkanı Turhan Turhangil yaptığı açıklamada, teknolojinin gelişmesiyle birlikte tüm dünyada enerjiye olan ihtiyacın her geçen gün daha da arttığını belirtti. Bir yandan tükenen kaynaklar, diğer yandan çevre ile ilgili sorunlarımıza çözüm bulabilmek amacıyla, enerjiyi verimli kullanmanın son derece önem taşıdığını dile getiren Turhangil, bu alanda yapılacak çalışmaların enerji tasarrufunun yanısıra, daha az karbon salınımı anlamına geldiğinin de altını çizdi.

“Gezegenimizin geleceği enerjiyi verimli yönetmemize bağlı”

Bugün çevreye karşı en duyarlı hareketin daha az karbon salınımına neden olacak çözümler geliştirmek olduğunu vurgulayan Turhan Turhangil, “Enerji yönetimi günümüzde tüm dünyanın en önemli gündem maddeleri arasındadır. Gezegenimizin geleceği için, teknolojik ve yenilikçi çözümlerle enerjiyi verimli yönetmemiz gereklidir. Ancak bu şekilde enerjiyi tasarruflu kullanır ve karbon salınımını azaltabiliriz. Günümüzde tesislerin çevreye bu boyutta hassasiyet göstermesi çok duyarlı bir yaklaşım” dedi.

Konferansa konuşmacı olarak katılan Schneider Electric Avrupa İş Geliştirme Direktörü François Carle ise “Yeni Nesil Otel Teknolojileri ve Enerji Yönetimi” ile son gelişmeleri ve teknoloji çözümleri katılımcılar ile paylaştı. François Carle yaptığı konuşmada, günümüzde önemli boyutlarda enerji maliyeti olan otellerin, enerji verimliliği çözümleri ile sadece ihtiyacı kadar enerji harcayan binalara dönüştüğünü ve yapılan bu enerji tasarrufunun doğrudan binanın karbon salınımının düşürülmesine katkıda bulunduğunu belirtti.

“Bir birim enerji için 3 birim enerji üretiliyor”

François Carle, otellerde uygulanan enerji verimliliği çözümleri ile çevre dostu binalara sahip olunabildiğini de söyledi. Carle, “Bizler tüketici olarak, bir birim enerji tasarrufu yaparken, aslında santrallerde bunun karşılığı olarak 3 birim enerji üretiliyor, çünkü enerji bize ulaşıncaya kadar kayıplara uğruyor. Enerji verimliliği çözümleri sayesinde, enerjiyi daha az tüketerek, verimli kullanıyorsunuz, daha az enerji maliyetiyle konfordan ödün vermeden yaklaşık %30 oranında tasarruf sağlıyorsunuz. Daha da önemlisi teknolojinin çevre üzerindeki etkilerini azaltmaya katkıda bulunuyorsunuz. Enerji verimliliği ile donatılmış daha az enerji harcayan endüstriyel ve ticari binalar ve dolayısıyla daha az enerji üreten santraller atmosfere daha az karbon salınımı anlamına geliyor” dedi.

 

 

NEW YORK’UN ÜNLÜ TASARIMCISI İSTANBUL’DA !

Uzun süre önce yolu tesadüfen İstanbul’a düşen New York’un ünlü davet ve mekan tasarımcısı Antony Todd, yurtdışındaki çeşitli fuarlardan topladığı çok özel klasik parçaları ve kendi tasarımı mobilyaları Nişantaşı’nda açtığı showroom’unda sergilemeye başladı.

New York’ta yaşayan, şehrin en özel iç mekan tasarımlarında imzası bulunan tasarımcı ve sanat yönetmeni Antony Todd, İstanbul’a ilk görüşte aşık olduğunu mağazasının vitrininde büyük harflerle yazan “I Love İstanbul” yorumuyla itiraf ediyor. Uzun süre önce İstanbul ziyaretinde şehre ilk görüşte aşık olmuş. Sonrasında da sık sık ziyaret ettiği İstanbul’u yeni yaşam merkezi olarak belirlemiş.

“Avrupa’nın başka şehirlerinde olmayan, çok çekici bir enerjisi var İstanbul’un. Paris yada Londra gibi evrimi tamamlamış bir şehir değil. Sürekli hareket halinde ve değişiyor. Bunu yaşamak ve bir parçası olmak için buradayım. İstanbul’u çok bohem buluyorum. Bu da onu daha da çekici yapıyor benim için.” sözleriyle İstanbul’a duyduğu aşkı anlatan tasarımcı, insanların artık evlerinde daha çok zaman geçirdiğini dolayısıyla da yaşadıkları mekanları daha çok önemsemeye başladıklarını söylüyor.

Stilini iddiasız lüks olarak tanımlayan Antony Todd’un yeni koleksiyonu, eski ile yeninin tüm klişelerinden arınarak yan yana geldiği ve bambaşka bir kimlikle karşımıza çıktığı mobilya ve aksesuarlardan meydana geliyor. Antony Todd tasarımı modern bir yemek masası, bir önceki yüzyıla ait Fransız stili sandalyelerin yeni yüzleriyle buluşuyor. Minimalist beyaz lake sehpa, üzerinde duran antika şamdanlarla fon oluşturuyor.

 

SEKTÖRÜN UFKUNU AÇAN PROJE,AĞAOĞLU’NDAN…

Ağaoğlu My Towerland

Yaşam Mimarı Ağaoğlu, hayalini kurduğunuz yaşam biçimiyle ilgili beklentilerinizi daha da yükseklere taşıyor. İstanbul’un en önemli yerleşim merkezlerinden Ataşehir’de bir ilke imza atıyor; My Towerland.

Bu proje tamamen size ait!

Ağaoğlu, My Towerland projesini hayata geçirmeden önce konut sahibi olmak isteyenlerin beklentilerini belirlemek amacıyla 50.000 kişilik bir anket gerçekleştirdi. Hayal ettikleri evin nasıl olduğunu belirten katılımcılar, vermiş oldukları yanıtlarla My Towerland‘i şekillendirdi. Ankete katılan 50.000 kişi, oda ve salonların geniş, kullanım alanının verimli olduğu bir eve sahip olmak istediklerini belirtirken; genel beklenti, güzel manzaraya sahip, nefes alan, rahat ve ferah bir ev ortamı yönündeydi. Türkiye’nin yaşam mimarı Ağaoğlu, beklentileri en üst seviyede karşılamak amacıyla, bu projeyi tamamen tüketici talepleri doğrultusunda tasarladı ve hayata geçirdi. Kısacası My Towerland‘i, her zaman en iyiye layık olan halkımız şekillendirdi.

GÖKYÜZÜNDEKİ BAHÇENİZ

 

Güvenlikten konfora, sağlıktan desteğe kadar her şeyin en ince ayrıntısına kadar düşünüldüğü Ağaoğlu projelerine şimdi bir yenisi ekleniyor. Yine hayaller kadar büyük, fakat hayallerin ve zamanın çok ötesinde bir dünya. Ağaoğlu‘nun Ataşehir‘deki 2. büyük projesinden, My Towerland‘den bahsediyoruz. Tamamlandığında 3.500 konuta ulaşacak olan My Towerland ile 21. yüzyılın mimarisi ve yaşam biçimiyle tanışacaksınız. Ve My Towerland‘i daha yakından tanıdığınızda neden bu projeye “geleceğin mimarisi” dendiğini çok daha iyi anlayacaksınız.

MODERN DÜNYANIN YENİ KENTİ, ATAŞEHİR!

Çok kısa bir sürede büyük bir hızla gelişen bölge Ataşehir, İstanbul’un finans merkezi ve çağdaş kentleşmenin simgesi oldu. Son yıllarda gayrimenkul sektörüyle birlikte yükselişe geçen Ataşehir, çevresinde gelişen yapılaşmalara da örnek oldu. “Yaşanacak Şehir” sloganıyla birlikte anılan Ataşehir, Marmara depreminden sonra talep patlaması yaşadı. Bu durum çevresinde gelişen yeni yerleşimleri de etkiledi. Komşu semtlerin ulaşım hatlarının Ataşehir Meydanı’na bağlanmasıyla, bir anda on binlerce konutun inşa edilmekte olduğu kocaman bir bölgenin atardamarı haline geldi. Bugün Ataşehir, İstanbul’un önemli marka değerlerinden alışveriş merkezleri, hastaneleri, okulları, sosyal faaliyet alanları, kültür ve spor merkezleriyle gelişen seçkin bir merkez. Yakın zamanda T.C. Merkez Bankası’nın sınırlarına katılmasıyla geleceğin de finans merkezi konumunda. Şehrin stresinden uzak huzurlu yapısı, depreme dayanıklı coğrafyası, ulaşım kolaylıklarıyla Ataşehir, bugünün ve yarının gözdesi. Ataşehir, Asya ve Avrupa yakalarındaki iş merkezlerine ulaşım kolaylığı sağlayan ideal konumda bulunuyor. Bir dizi ticari ve gündelik etkinlik alternatifi sunuyor. İstanbul’un önemli otoban, çevre yolu TEM, E-5 karayoluna hızlı ve direkt ulaşım imkânı sağlıyor. Boğaziçi Köprüsü’ne Ataşehir otobanı üzerinden kolay bağlanılıyor.

GÖKYÜZÜNDEKİ UYGARLIK MY TOWERLAND

Yaşam mimarı Ağaoğlu, hayalini kurduğunuz yaşam biçimiyle ilgili beklentilerinizi daha da yükseklere taşıyor.

İstanbul’un en önemli yerleşim merkezlerinden Ataşehir’de bir ilke imza atıyor: My Towerland.

Ağaoğlu‘nun My World‘ten sonra Ataşehir‘de gerçekleştirdiği ikinci büyük projesi My Towerland size sadece bir yaşam alanı değil, yepyeni bir yaşam anlayışı sunuyor. Ataşehir’in en değerli bölgesinde kurulan My Towerland, modern ve özgün anlayışıyla benzerlerinden çok farklı bir noktada. Hayatın her alanında yüksekte olmayı başaranlar için yeni bir dünyanın kapılarını aralıyor. My Towerland, bulunduğu arazinin konumunu kulelerinin yüksekliği ile birleştirerek size Ataşehir’den İstanbul’un tüm güzelliğini ve denizin en derin mavisini tüm ihtişamıyla seyretme imkânı sunuyor. Ağaoğlu, yılların birikimini ve modern çizgisini kullanarak yaşam mimarı olma felsefesini My Towerland ile sürdürüyor; gökyüzü kadar sınırsız bir hayal kenti My Towerland‘i Ataşehir‘e armağan ediyor.

AĞAOĞLU PROJE UYGULAMA GRUBU

Projeler Genel Koordinatörü: Mimar A. Murad ACAR
İnce Yapı Müdürü: Mimar Aydın Vural GÖKÇEK
Proje Grup Başkanı: Mimar Kenan OVALI
Proje Grup Başkan: Yrd. Mimar Hüseyin TÜMEN
Proje Koordinasyon Şefi: Mimar Gülnur MERAKLI
Proje Koordinasyon Şefi: Mimar Mehmet Gökhan KANPALTA
Proje Geliştirme Şefi: Mimar Türkan ERDOĞAN
Proje Geliştirme Şefi: Mimar Serap İRGİN

Grup Mimarları
Y. Mimar Deniz KARASU
Mimar Zeynep Gonca BAYKAL
Mimar İsmail Mete KEZLEV
Mimar Ömer Devrim ÇALIŞAL
Mimar Elif Tek KAHRAMAN
Mimar Sinem DENİZ

Proje Teknikeri: Adnan ÇELİK
Proje Teknikeri: Kenan ÖZSOY
Proje Teknikeri: Sönmez EKEN
3d Max Uzmanı: İç Mimar Ferhat KILIÇ

AĞAOĞLU DEKORASYON GRUBU
Dekorasyon Grup Müdürü: Y. Mimar Siran ÇAVDAR

Dekorasyon Grup Mimarları
İç Mimar Ebru HAMZAOĞLU
İç Mimar Hilal GEDİKLİ
İç Mimar Burak ÇELEBİOĞLU
İç Mimar Züleyha AYKUT
İç Mimar Utku CANPOLAT

PROJE HİZMET GRUPLARI
Mimari Proje Sorumlusu:
ATOLYE T MİMARLIK
Mimar Tuncay ÇAVDAR

DÜNYANIN EN YÜKSEK BİNASI AÇILDI!

Dünyanın en yüksek binası Burj Dubai muhteşem bir törenle açıldı. 160 katlı ve 818 metre yüksekliğindeki bina 4.1 milyar dolara mal oldu. Dubai krizden çıkmak için umudunu bir bakıma bu gökdelene bağladı.

Küresel ekonomik krizin son kurbanlarından biri Dubai olmuştu. Dubai borçlarını yeniden yapılandırmak için bir yandan dışarıdan kredi ararken, diğer taraftan inşaası devam eden yatırımları bir an önce ekonomiye katmak için çaba harcıyor. Dünyanın en yüksek gökdeleni Burj Dubai bunlardan biri. 160 katlı ve 800 metrelik dev gökdelen muhteşem bir törenle açıldı.

Birleşik Arap Emirlikleri’ne bağlı Dubai Emirliği’nde, Şeyh El Maktum’un ortak olduğu ve dünyanın en büyük gayrimenkul geliştirme şirketlerinden Emaar Properties’in yaptığı 160 katlı, 800 metrelik gökdelen Burj Dubai açıldı.

Dünyanın en yüksek binası Burj Dubai, 4.1 milyar dolara mal oldu. Dubai World’ün küresel kriz nedeniyle borçlarını yeniden yapılandırma talebiyle ortaya çıkması ile dünya piyasalarında kısa süreli çalkantıya yol açan Dubai’de, emirin şirketi Emaar’ın en iddialı projesi Burj Dubai’nin 150’inci kattan sonrası çelik konstrüksiyon.

BURJ DUBAİ’NİN ÖZELLİKLERİ

Betonarme kütle üzerine çelik konstrüksiyonla devam edilen ilk bina özelliğini taşıyor
Anten kulesi ile 818 metreye ulaşan Burj Dubai, 110 katlı olan Taipei 101 gökdelenini (509 metre) 2007 yılında, daha inşa halindeyken geçmişti
Toronto’daki CN Kulesi de, 2009 yılında 553 metreye ulaştı
95 km’den görülüyor
160 katlı ve 800 metre yüksekliğiyle dünyanın en yüksek binası
95 kilometre uzaklıktan bile, Burj Dubai’nin tepe noktası görülüyor
Gökdelenin 124’üncü katı, dünyanın halka açık en yüksek ve dışarıda terası bulunan gözlem katı
160 lüks otel odası ve suite sahip
Binada 57 asansör, 1044 apartman dairesi, 3000 yeraltı park yeri var
Burj Dubai’nin dış cephesini ve iki kanadını oluşturan cepheyi kaplayan cam panellerin sayısı 28 bin 261
Binanın yapımında 12 bin işçi çalıştı
EMAAR, TÜRKİYE’DE 2.3 MİLYAR DOLARLIK PROJE YÜRÜTÜYOR

Burj Dubai’yi yapan Emaar Properties PJSC’nin Türkiye’deki iştiraki olan Emaar Türkiye’nin ilk projesi olan 700 milyon dolarlık Toskana Vadisi Evleri; Büyükçekmece’de yer alıyor. Toskana Vadisi Evleri, 1.7 milyon metrekarelik bir alana yayılıyor. Projede 540 lüks villanın yanı sıra, sosyal alanlar ve dinlenme alanları da olacak.  Türkiye pazarına giren Emaar, yatırım bedeli 700 milyon dolara ulaşacak Toskana Vadisi Evleri’ni 4 etap halinde tamamlayacak. Emaar Türkiye; Libadiye’de hayata geçecek olan ikinci yatırımı için dünyaca ünlü mimarlarla çalışıyor. Libadiye projesi, 66 bin metrekare alan üzerinde inşa edilecek. Projede konut, alışveriş merkezi, otel ve rezidans bir arada bulunacak. 1.6 milyar dolara mal olacak.

HAYALLERİN GERÇEĞE DÖNÜŞTÜĞÜ PROJE

Dumankaya Flex Kurtköy

Yaşam konseptlerinin öncüsü Dumankaya, Kurtköy’de yepyeni bir home ofis projesine imza atıyor, sunduğu geniş sosyal imkanlar ve yüksek teknolojilerle ev ve iş hayatının standartlarını kökten değiştiriyor.

Dumankaya Flex 2 ayrı kütlede 5 blok ve 376 adet home ofis bulunuyor. Proje stüdyo, 1+1 ve 2+1 home ofisten oluşuyor.

Merkezi konum avantajı Flex’te

İstanbul’un yeni iş ve yaşam merkezi Kurtköy’ün tam kalbinde yer alıyor..

Dumankaya Flex‘in çevresinde pek çok önemli tesis, ticari merkez ve ulaşım noktaları bulunuyor;

* Sabiha Gökçen Uluslararası Havalimanına yürüyüş mesafesinde
* Alışveriş merkezleri
* Uluslararası ve ulusal firmaların genel merkezleri
* Beş yıldızlı oteller
* Fuar ve kongre merkezleri
* Teknopark
* Seçkin eğitim kampüsleri
* TEM ve E-5 otoyolları (2 dakika)
* Pendik deniz otobüsü iskelesi
* İnşa edilmekte olan metro ve raylı sistem
* İstanbul Park
* Marintürk
Dumankaya Pusula Business Flex’te !

Dumankaya Flex, home ofis sahiplerine yaşamlarını çok daha kolaylaştıracak ve iş hayatlarında çok önemli avantajlar sağlayacak yepyeni bir hizmetler paketi sunuyor.

Pusula Business tüm iş hayatınızda ihtiyaç duyabileceğiniz her türlü danışmanlık desteği veriyor. Pusula hizmetlerini bir nokta oluşturan Pusula Business Danışmanlık masası, 7/24 sekreterya destekli concierge hizmeti, firmalara özel Türkçe ve İngilizce 7/24 çağrı merkezi hizmeti, özel davet organizasyonları, her türlü teslimat ve kurye hizmeti, kişisel künye hizmeti sağlayacak.

Pusula Business Flex‘te tam donanımlı bir Business Center hizmet verecek.

Pusula Business acilen gerekli ihtiyaçlarınızı temin etme ve getir-götür işlerini özel fiyatlarla gerçekleşen Q-team isimli özel bir ekibi bulunuyor.

Pusula Business Gayrimenkul Değerleme Hizmetleri home ofislerini kiraya vermek isteyenlere tam destek verirken ilk kiralamada komisyon ücreti talep etmiyor.

Yüksek standartlarsa sosyal yaşam Flex’te!

Flex’te sosyal yaşama yüksek standartlar geliyor! Yaz aylarında çatıdaki yüzme havuzuna çıkılıyor.
Keyifli sohbetler için en üst kattaki Flexible Roof’a gidiliyor. Yine aynı katta bulunan Executive Lounge’da iş adamları verimli saatler geçiriyor.

Flex daha pek çok sosyal tesis ve avantaja sahip:

* Toplantı salonları
* Lobi hizmetleri
* Fitness Salonu
* Çocuk oyun alanı
* Alışveriş birimleri
* Kademeli yansıma havuzları
* Teras bahçeler
* Yürüyüş ve koşu parkurları
* Açık ve kapalı otopark
* 24 saat güvenlik.

KENT MİMARİSİ İÇİN ALTERNATİF ÇÖZÜMLER

Marshall Boya ve İstanbul Bilgi Üniversitesi Mimari Tasarım Yüksek Lisans Programı öğrencilerinin 2009-2010 dönemi çalışmalarını kapsayan “Kent Mimarisine Genç Çözümler” sergisi, Marshall Boya sposorluğunda 17 Şubat’ta yapılan panelle birlikte açıldı.

Paneli, Mimarlık Fakültesi Dekanı Prof.Dr. İhsan Bilgin açtı. Bilgin, yüksek lisans programı içinde gerçekleştirdikleri projelerden bahsetti. Çalışma alanı olarak İstanbul’u seçtikleri gibi, bazı atölyelerde yurtdışında da çalışma yaptıklarından bahsetti. Çalışma alanı İstanbul olduğunda, konu olarak yerel yönetimlerin çözemediği, İstanbullu için her anlamda sorun teşkil eden bölgeleri ve başlıkları seçtiklerini belirten Bilgin, bu sorunlara yenilikçi çözümler aradıklarını söyleyerek konuşmasını sonlandırdı.

Panelde İstanbul Bilgi Üniversitesi’nden Tansel Korkmaz, Mehmeh Kütükçüoğlu, Yıldız Teknik Üniversitesi’nden Şebnem Talınay, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’nden Özgür Bingöl, mimarlık eğitimi ve sonraki süreçleri kapsayan konuşmalar yaptı. Mimarlık stüdyolaronda nasıl bir süreç izlenir?” sorusunu ortaya atan Tansel Korkmaz, konuşmacılar için mimarlık eğitimini tartışmalarını sağlayacak bir zemin hazırladı.

Özellikle bu eğitim sürecinin Bilgi Üniversitesi’nde yeni açılacak Mimarlık Fakültesi ile değişebileceğinin altını çizen Mehmet Kütükçüoğlu, pratiğe yönelik eğitimin destekleneceğini belirtti.

Sergide, İstanbul’un farklı ilçelerine ait, kentsel ölçekte, kamu yararı için tasarlanan kentsel mekanlardan oluşan çalışmalar bulunuyor. Kamusal kullanımı geliştirmek, kentlinin yaşam kalitesini artıırman amaçlı yapılan projelerde, güncel sorunlar ele alınıyor.

Yenikapı Transfer noktasında, Marmaray projesi ile mekanı tamamen değiştirecek dinamikler ve burada bulunan arkeolojik alanın nasıl korunması gerektiği sorgulanıyor ve ortaya çok katmanlı tasarım stratejileri çıkıyor.

Haydarpaşa Garı’nın aynı zamanda hızlı tren garı olma fonksiyonu ile, “kent içi havalimanı” gibi bir işlev görmesiyle, burada tasarlanacak kamusal alan alternatifleri ortya çıkıyor.

Sirkeci’de salon ve kamusal program konulu atölyede, mekanın tarihi ve kent içinde bir düğüm noktası olması durumu karşısında, kentin gündelik yaşamını etkileyecek yeni bir kamusal alan oluşturma alternatifleri üzerinde duruluyor.

“Bir Aylaklık Mekanı Olarak Kütüphane” konulu atölyede ise, tektipleşmiş, sıkıcı kütüphane binalarının, kent yaşamına nasıl dahil edilebileceği, alış-veriş merkezlerine boğulmuş İstanbul’da bu yapıların nasıl aktif bir şekilde kullanılabileceği sorgulanıyor. Bu düşünce, Şişli meydanında geliştirilen alternatif çözümlerle destekleniyor.

“Santralde Zanaat Atölyesi”, Bilgi Üniversitesi Santral kampüsünde ekolojik tasarımın desteklendiği, doğal çevre tasarımlarını içinde barındırıyor.

Sergi, 15 Nisan’a kadar gezilebilir.

 

ÖZYURTLAR İNŞAAT’TAN,KAPSAMLI ATILIM!

Özyurtlar İnşaat’ın Yeni Projesi Ak&Nmerkez

Özyurtlar İnşaat’ın ilk karma projesi olan Ak&Nmerkez, 962 konut ile 173 mağaza ve dükkandan oluşuyor. Ak&Nmerkez’de 1+0 dairelerin fiyatı 39 bin liradan başlarken, 162 metrekare 3+1 dairelerin fiyatı 189 bin liraya kadar çıkıyor.

Bahçeşehir – Boğazköy hattında Tasarımcılar Sitesi, Esenyurt’ta Tasarımcılar İş Merkezi’ni yapan, üç etaptan oluşan Gardencity projesini hayata geçiren, Ntepe Evleri ve yapımı süren Ntowers’la inşaat sektöründe iyi bir yer edinen Özyurtlar İnşaat, İstanbul’un yeni yaşam merkezi Ak&Nmerkez’i satışa sunuyor. Özyurtlar İnşaat’ın ilk karma projesi olan Ak&Nmerkez, 962 konut, 173 ticari birim yani mağaza ve dükkândan oluşuyor. Projede 140 adet 1+0 yani stüdyo tipi konut bulunuyor. Stüdyo dairelerin fiyatı 39 bin lira. Ak&Nmerkez’de 352 adet 1+1 daire yer alıyor. 66 metrekare büyüklüğündeki 1+1 dairelerin fiyatı 69 bin lira ile 79 bin lira arasında değişiyor. 390 adet inşa edilen 2+1 dairelerin 128 metrekare ve 136 metrekarelik seçeneklerinin yanı sıra 140 metrekarelik de balkonlu tipi bulunuyor. Fiyatlarsa 129 bin lira ile 139 bin lira arasında değişiyor. Diğer projelerde olduğu gibi Ak&Nmerkez’de de 3+1 daireler yine sınırlı sayıda ve çok özel inşa ediliyor. Projede 74 adet 3+1 bulunuyor. 162 metrekare büyüklüğündeki 3+1 daireler 179 bin ve 189 bin liradan satılırken, 165 metrekare büyüklüğündeki dairenin fiyatıysa 184 bin lira.

Akın Holding’le birlikte hasılat paylaşımı yöntemiyle yapılacak olan Ak&Nmerkez, 19 katlı altı bloktan oluşuyor. Ak&Nmerkez 24 ayda teslim edilecek. Özyurtlar İnşaat Grubu Başkanı Tamer Özyurt, Ak&Nmerkez için “Alt kısmı tamamen alışveriş merkezi, üst kısmıysa konut olacak. Konutlara alışveriş merkezinin içinden geçilecek” dedi. Projenin satışına bugün başlandığını ifade eden Özyurt, ön talep döneminde toplam satışının yüzde 25’ini yaptıklarını ifade etti. Özyurt sözlerine şöyle devam etti:

“Biz beyaz yakalılara ve mavi yakalıların üst kısmına hitap eden bir kuruluşuz. Ak&Nmerkez’le hitap ettiğimiz kesime yüksek fiyatlı değil, ama kaliteli konut sunmuş olacağız. Daha estetik ve güzel evler olacak. Bunu bildikleri için eski müşterilerimizden yoğun bir talep aldık.”

Pazardan Alışveriş Keyfi

Projenin adının özellikle Ak&Nmerkez olarak seçildiğini belirten Özyurt, “Projeyi Esenyurt’un tam merkezinde inşa ediyoruz. Bu bizim prestij projemiz olacak. Akın Holding’le hasılat paylaşımı yaptık. Dolayısıyla onun Ak’ını bizim ‘N’ markamızı aldık ve ortaya Ak&Nmerkez çıktı” açıklamasında bulundu. Özyurt, 174 mağaza ve dükkandan oluşan çarşıda hipermarketin yanı sıra büyük bir yapı marketin, daimi halk pazarının, altı sinema salonu ve bowling salonundan oluşan eğlence alanlarının da olacağını sözlerine ekledi. Ak&Nmerkez’in çarşısını diğer alışveriş merkezlerinden ayıran bir takım özellikler olduğunu ifade eden Özyurt, “Örneğin her AVM içinde müşterisi olsa da saat 10:00 da kapanır. Biz de öyle olmayacak kapanış saatleri müşterilere göre ayarlanacak. Ayrıca projenin dört tarafı yol olduğu için arka tarafında Kiptaş’la bizim projenin arasındaki yolu da Daimi Halk Pazarı yaptık. Hem dışarı bakan bağımsız dükkanlarımız var hem de çarşı dükkanlarımız var. Böylece Ak&Nmerkez’de yaşayanlar haftanın yedi günü pazardan alışveriş yapma keyfini yaşayacak” diye konuştu.

Sürpriz Fiyatlarla Çıktı

Çarşıda yer alan mağazaların büyüklüğünün 10 metrekareden başlayacağını ve 1805 metrekareye kadar çıkacağını belirten Özyurt, fiyatlarında 112 bin liradan 5 milyon 950 bin liraya kadar çıktığını anlattı.

Ak&Nmerkez ile yıllardır hitap ettikleri hedef kitleye daha kaliteli ve üst segmentte yaşam standardı sunduklarını ifade eden Özyurt, bundan sonra da yatırımlarının bu yönde devam edeceğinin müjdesini verdi.

Rakamlarla Ak&Nmerkez

173 ticari birim ve 962 konuttan oluşuyor.
Konutların fiyatı 39 bin lira ile 189 bin lira arasında değişiyor.
1+0, 1+1, 2+1, 3+1 daire tipleri bulunuyor.

Dükkan ve mağazaların büyüklüğü 10 metrekareden başlıyor 1805 metrekareye kadar çıkıyor.
Çarşı ve pazar kısmında yer alan dükkan ve mağazaların fiyatıysa 112 bin lira ile 5 milyon 950 bin lira arasında değişiyor.
24 ayda tamamlanması planlanan projenin sadece inşaat maliyeti 150 milyon lirayı bulacak.