EV YADA TEKNE?BU TASARIMLAR HEPSİNİ KAPSIYOR!

Bu bir tekne! Bu bir ev! Hayır, bu bir yüzen ev!

Amsterdam ve Londra’daki kanallarda da kullanılan tekne-ev konsepti, lüks konutlara ilham verdi…

Bazıları hareket de edebilen evlerin pek çoğu da enerjisini doğal kaynaklardan elde ediyor.

Watervilla Kortenhoef

Hollandalı firma WaterStudio’nun özel kullanım için tasarladığı ev, 2008’de yapılmış. Dışarıdan bakınca bu ev fazlasıyla basit ve minimal görünse de, onu ilginç kılan yanı suyun altındaki ikinci kat.

Üst katı oturma odası, yemek bölümü ve mutfaktan oluşuyor. İkinci katta ise yatak odası, banyo ve diğer özel alanlar bulunuyor.

ÇOK FONKSİYONLU EV!!!

Amsterdam ve Londra’daki kanallarda da kullanılan tekne-ev konsepti, lüks konutlara ilham verdi. Bazıları hareket de edebilen evlerin pek çoğu da enerjisini doğal kaynaklardan elde ediyor.

Yüzen ev tasarımları sürekli yaşanabilen bir ev şeklinde kullanılabileceği gibi, yazlık ev, su sporları merkezi, tasarım stüdyosu olarak da kullanılabiliyor. Başta Tayvan olmak üzere dünyanın pek çok yerinde bu mantıkla yapılan balıkçı köyleri bulunuyor. Bunun dışında Amsterdam ve Londra’daki kanallarında eve dönüştürülmüş tekneler kullanılırken, Amerika’da da Portland, Seattle ve Sausaolito’da yüzen evlerden oluşan yerleşim birimlerine rastlamak mümkün.

Tabi işin keyif dışında başka bir boyutu daha var. Geleceğe dair pek çok pesimistik senaryoya göre, küresel ısınma yüzünden sular yükseldikçe, karayla olan bağımız kopacak ve su üzerinde yaşam bizler için kaçınılmaz olacak. Ayrıca Vince Callebaut gibi mimarların fütüristik şehir tasarımları da, deniz üzerinde yaşamı vurguluyor. Bu yüzden sellerden etkilenmeyen, pek çoğu kendi ürettiği enerjiyi kullanan bu evler, aynı zamanda kurtuluşumuz da olabilir.

Huron Gölü’ndeki Yüzen Ev


MOS mimarlık şirketinden Michael Meredith ve Hilary Sample‘ın tasarladığı ev, Kanada’daki Ontario şehrinde, Huron Gölü’nde bulunuyor.

Gölün ortasındaki bir adanın kenarında yer alan yüzen evin inşaatı 2008’de bitmiş. 186 metrekare büyüklükteki evin en önemli özelliği prefabrike oluşu. Ev geleneksel şekilde inşa edildiğinde, masrafların çoğunun yapı malzemelerinin adaya ulaştırılmasına harcanacağı düşünülmüş. Bu yüzden duvarlar göl kenarındaki fabrikada üretilmiş, daha sonra bu alana taşınarak monte edilmiş.

Evin bir diğer önemli özelliği ise, altında dubalar bulunan bir çelik yapının üzerinde bulunması. Mevsim değişimlerinde gölün sürekli yükselip alçalması, böylesine esnek bir ev yapılması gerekliliğini ortaya çıkarmış. Bu yüzden göl suları yükseldikçe, ev de yükseliyor.