Dünyaca ünlü tasarımcılar Design Stories etkinliğinde buluştu

Modern, klasik ve modüler mobilyalardan ofis mobilyalarına, oturma gruplarından bebek, çocuk, genç mobilyalarına, yataklardan aksesuarlara ve bahçe mobilyalarına kadar her türlü ihtiyaca yanıt verecek ürünlerin sergilendiği Furniture İstanbul, sektörü bir araya getirdi.
Türkiye mobilya sektörünün yüzde 75’ini temsil eden firmaları aynı çatı altında buluşturan fuarı, 4 bin 348’i yabancı olmak üzere yerli ve yabancı 59 bin 64 kişi ziyaret etti. 13 yıldır MOSDER tarafından gerçekleştirilen ve bu yıl Furniture İstanbul adıyla düzenlenen fuarda, Bellona, Bambi, Yataş, İstikbal, Alfemo, Enza Home, Bretz, Merinos, Fatih Kıral, İpek, Kilim, Yatsan, Teleset, İşbir, Mondi, Tepe Home, İdaş, Buka, Novussi, Rengarenk, Almila, Kupa Genç Odası, Saloni, Loda, HKM Comfort, Leta Sandalye, Arno Home, Ladin, Cardin Concept ve ABC Mobilya’nın da aralarında bulunduğu 300 marka yer aldı. Fuarla ilgili değerlendirmelerde bulunan MOSDER Başkanı Nuri Öztaşkın, şöyle konuştu: “Her açıdan oldukça başarılı bir fuara imza attığımızı düşünüyorum. Furniture İstanbul, Türk mobilyasının tasarım ve fonksiyonellik yönünden üstünlüğünü sergileme konusunda önemli bir rol üstlenerek Türk Mobilya devlerini aynı çatı altında toplamayı başardı. Yurt dışından ve yurt içinden yoğun ilgi gören fuarımızı 6 gün boyunca 4 bin 348’i yabancı olmak üzere 59 bin 64 kişi ziyaret etti. Mobilya sektörünün kalkınmasında stratejik bir öneme sahip olan Furniture İstanbul, Türk markalarının dünyaya duyurulmasında da bir köprü görevi görmüş oldu. 300 markanın yeni ürünlerini ilk kez sergilediği fuarımız aynı zamanda Design Stories seminerleriyle yurt dışından çok önemli tasarımcıları da ağırladı.”

Fuara, mobilya sektörünün lider ülkeleri olan İtalya, Almanya, Avusturya ve İsviçre’nin yanı sıra, sektörün hedef pazarları olan Suudi Arabistan, Irak, Kuveyt, Katar, Birleşik Arap Emirlikleri’nin de aralarında bulunduğu 84 ülkeden ziyaretçi ve alım heyeti katılım gösterdi. Yabancı alıcıların yanı sıra Manisa, Eskişehir, Kayseri, Ankara, Konya, Uşak ve Trabzon başta olmak üzere Türkiye’nin dört bir yanından alım heyetleri de fuar boyunca ağırlandı.

Furniture İstanbul’da 2018-19 mobilya ve dekorasyon trendleri belirlendi. Tasarımın ön plana çıktığı fuarda, kumanda ve cep telefonu ile yönetilebilen akıllı yataklardan, öğretici ve eğitici genç odasına, masaj yapan ve akıllı sehpası bulunan bazalara kadar pek çok inovatif ürün sergilendi. Tasarım ve inovasyon odaklı bir yaklaşımla diğer fuarlardan ayrılan Furniture İstanbul’da, İtalya, İspanya, Fransa Finlandiya, Hollanda’dan gelen 14 tasarımcı Design Stories adlı seminer etkinliğinde genç tasarımcı adayları ile bir araya geldi. Tasarımcılar tarafından gerçekleştirilen, geleceğin dizaynları ve dünyaca ünlü markalarla çalışmanın sırları ile ilgili sunumlar yoğun ilgiyle takip edildi.

Bella Maison ilk mağazası

Cezayir’in en büyük mutfak ve yatak odası üreticisi olan Türk yatırımcı Tan Ailesi, 17 yıl aradan sonra Türkiye ev tekstili pazarına Bella Maison markasıyla giriş yaptı. “Evde Yaşam Keyfi” sloganıyla Hilltown Alışveriş ve Yaşam Merkezi’nde kapılarını açan Bella Maison, ev tekstilinden ev dekorasyonuna, ev giyiminden ev kozmetiğine kadar yüzlerce farklı ürünü bir arada sunuyor.

Evde yaşam keyfini arttıracak ürünler sunan Bella Maison, müşterilerine kendi farkılıklarını gösterme fırsatı da sunuyor. Sonsuz bir konsept seçeneğinin bulunduğu Bella Maison’da her bir ürün başka bir ürünle kombin edilebiliyor. Her zevke ve ihtiyaca yönelik seçeneklerin bulunduğu mağaza evde yaşam keyfini arttırmak isteyenleri bekliyor.

Koleksiyon’un yeni tasarımları 4 ödül birden aldı

Self-Organised Workplace / Kendini Kurgulayan Çalışma Alanı teması altında sunulan Koleksiyon’un yeni tasarımları, Türkiye Tasarım Haftası 2017 etkinliğinden 4 ödülle döndü.
Koleksiyon tasarımları ‘İyi Tasarım Ödülü’ ve ‘Üstün Tasarım Ödülü’ kategorilerinden toplam 4 ödülü kazandı.
TİM (Türkiye İhracatçılar Meclisi) ve Ekonomi Bakanlığı 8-12 Kasım tarihlerinde Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayında ‘Türkiye Tasarım Haftası 2017’ etkinliğinin ikincisini düzenledi.
“Self-Organised Workplace / Kendini Kurgulayan Çalışma Alanı” teması altında sunulan Koleksiyon tasarımları, Türkiye Tasarım Haftası 2017 etkinliğinden ‘İyi Tasarım Ödülü’ ve ‘Üstün Tasarım Ödülü’ kategorilerinden toplam 4 ödül kazandı.

Çalışma kültürünün zaman içinde alternatif mekânlara taşınarak yeni alışkanlıklar kazanmasıyla çalışma alanları ve ortak alanlardaki kullanıcı ihtiyaçlarına tasarımlarında yer veren Koleksiyon, yeni tasarımlarıyla ödüllendirildi. 8 tasarıma verilen Üstün Tasarım Ödülleri’nin 2’si Koleksiyon’un
Koleksiyon’un en sevilen oturma ve çalışma ünitelerinden Metrica tasarımı Boccaporto Üstün Tasarım Ödülü, Studio Kairos tasarımı seramik saksı serisi Volver Üstün Tasarım Ödülü, Studio Kairos tasarımı Poema İyi Tasarım Ödülü, Faruk Malhan tasarımı Elea İyi Tasarım Ödülü’ne layık görüldü. Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi, TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi, ETMK başkanı Sertaç Ersayın’ın elinden ödülleri Koleksiyon Yönetim Kurulu Başkanı Doruk Malhan aldı. Deneyimlerle değer kazanan ve kişiselleşen yaşam alanları için tasarımlar sunan Koleksiyon, tasarımdan vazgeçmeyenlerin markası olma yolunda ödüllü çalışmalarını sürdürüyor.

Philips Oled 973 TV’ler

İç mekanınızın havasını değiştirmek için aradığınız “şık” çözüm duvarınızda. Yeni Philips OLED 973 TV, evinize bambaşka bir boyut katmaya hazır. Büyüleyici görüntüsüyle son derece elegan bir mobilya olan televizyon, ince ve tasarım harikası dış bölmesiyle salonunuza hayat veriyor. TV’nizi bir sanata dönüştürecek OLED teknolojisi, P5 Perfect Picture motoru ve üç taraflı Ambilight içeren akıllı son teknoloji özelliklerle birleşiyor. Yeni OLED 973, 2018 ilk çeyreğinde vitrinlerdeki yerini alıyor.

Söz konusu yeni Philips TV olduğunda, üstün özellikler hemen göze çarpıyor. P5 Perfect Picture motoruyla OLED teknolojisine sahip bu ikonik TV, daha parlak renkler ve daha koyu siyahlarla oyunun yıldızı oluyor. Pürüzsüz netliği ve sunduğu hassas ve doğru renkler de cabası. En son teknolojileri bir araya getiren bu TV, gerçekçi renkleriyle izleyiciyi en sevdiği dizinin baş kahramanı yapıyor!

Yenilenen televizyon serisi, ödüllü bir Avrupai tasarım sunuyor. Philips TV Baş Tasarımcısı Rod White, tasarım aşamasındaki ilhamını şöyle aktarıyor:
Güzellik görecelidir, ancak söz konusu OLED 973 TV olduğunda herkes aynı fikirdedir. Bu göz alıcı ürün, tüm iç mekanları harika bir yaşam alanına dönüştürüyor. Anahtar sözcüklerimiz: şık, en son teknoloji, zarif, sürdürülebilir, doğal ve mükemmel. Philips’in yeni amiral gemisi, Avrupai tasarımda bir sonraki adımı gözler önüne seriyor. İncecik cam levha, entegre üç taraflı Ambilight çözümüne sahip OLED paneli tabanın üstünde tutuyor. Akıllı taban içerisinde güçlü ses çözümü için Danimarkalı Kvadrat hoparlörünü kullanılan ürün hem muazzam bir ses performansı sağlıyor hem de bu son teknoloji TV’nin evinize kolaylıkla uygun hale gelmesini sağlıyor. 973 OLED, mümkün olan en iyi içerik navigasyonunu sağlamak üzere minimal sayıda butonla eşsiz bir biçim katsayısına sahip. Üstelik de Android ses kontrol özelliğini kullanan yeni, sadeleştirilmiş uzaktan kumandasıyla birlikte geliyor.”
OLED teknolojisinin bir başka avantajı ise 973’ün ekranını çerçeve boyunca sunduğu incelik. TV standı içerisinde yer alan entegre 6.1 son teknoloji 60W ses sistemi de 973’ün hayran bırakan tasarım özelliği. Bu ses çubuğu, televizyonun altına da yerleştirilebiliyor, bir duvara monte de edilebiliyor. Philips TV, yeni gözbebeği 973’ün her aşamasında kullandığı güzel ve doğal malzemelerle bu şık, minimalist ve sofistike tarzı gözler önüne seriyor.

Yeni OLED TV aynı zamanda Ambilight entegrasyonu içeriyor. Üç taraflı Ambilight Spectra XL sistemi, olağanüstü renk canlılığını ve göz alıcı kontrastı artırıyor. Bu da kuşkusuz en iyi izleme deneyimini seyircilerle buluşturuyor. TV’nin arkasında ve yanlarında yer alan Ambilight LED ışıkları; sadece TV ekranındaki rengi, kontrastı ve aksiyonu artırmanın yanı sıra duvarda da olağanüstü bir atmosfer oluşturuyor. Arzu edildiğinde kapatılma özelliği olan bu özellik aynı zamanda bulunduğu ortama uygun seviyedeki aydınlatma ayarı imkanı da tanıyor. Hayatın her anına renk katan yeni Philips TV, akıllı özellikleri ve görüntü kalitesiyle bambaşka bir ev keyfi sunuyor.

Türk mobilyası dünyaca ünlendi

Blueground Türkiye Ülke Müdürü ve Kurucu Ortağı Kurtuluş Cumhur Korkmaz, dünyada yönettikleri eşyalı daire sayısını 600’e çıkardıklarını belirterek, “Tüm evleri Türk üreticilerden temin ettiğimiz mobilya, tekstil ürünü ve aksesuarlarla dekore etme kararı aldık. Mobilya ihracat hacmini 2018’de 4 milyon TL’den 10 milyon TL’ye çıkararak, Türk mobilyasını dünyaya tanıtıyoruz” dedi. Korkmaz, Yunanistan, Dubai ve Türkiye’den sonra globalde 600 eve ulaştıklarını, Amerika pazarına da giriş yaparak yatırımlarını artırdıklarını belirterek, “250 ürün çeşidi için 35’ten fazla tedarikçiyle her ay 3 ülkeye mobilya ihraç ediyoruz” ifadelerinde bulundu.

Kombilerde ideal sıcaklık ayarı

Ev ve iş yerlerimizde soğuk havalarda ısınmak için kullandığımız kombiler, yanlış yöntemler ile kullanıldığı takdirde yüksek meblağda faturaların gelmesine yol açabiliyor. “Örneğin en çok karşılaşılan bilgi, kombiyi sürekli belli bir derecede tutarak doğru konfor ve tasarrufu yakalamak. Ve fakat bu durum maalesef daha çok tüm gününü evde geçiren insanlar için geçerli. Eğer hanede çalışan, evden günün belli saatleri uzak kalan birileri varsa, bu hiç de ekonomik bir çözüm olmayabiliyor.” diyen Cosa Kurucu Ortağı Dr. Emre Erkin sözlerine şu şekilde devam etti: “En ideal sıcaklık ayarı nedir? sorusuna benim iki cevabım oluyor. Birincisi uluslararası dokümanlarda ısıtma dönemi için tavsiye edilen sıcaklık aralığı olan 20-22 derece. Bunun kişiye özel sabit bir değeri yok. İkinci cevap olarak da kullanıcılar için bu aralıkta konforlu hissettikleri sıcaklık diyebilirim aslında. Konforumuzu maksimize etmek yani kışın evde tişörtler ile oturmak konforlu bir çözüm olsa da 20-22 derecenin üzerlerine çıkmak ekonomik bir çözüm olmaktan çıkıyor. Unutmayalım ki her bir derecelik sıcaklık artışı fazladan %5 ila %8 arasında doğalgaz harcamak demek. Aslında bizim temel sorunumuz evin sıcaklığını, dolayısıyla aslında hangi sıcaklıkta konforlu olduğumuzu bilememek. Bunun için de evimizin sıcaklığını ölçerek kombilerimizi buna göre işletebilmek gerekiyor. Bunun için yıllarca kullanılan oda termostatları var. Günümüz teknolojisinde artık, bunu sizin adınıza, sizin konforlu hissettiğiniz şekilde yapabilen yeni nesil akıllı oda termostatları da mevcut. Kombinizi sizin adınıza, siz evdeyken, uykudayken veya dışarıdayken en tasarruflu sıcaklık modunda tutacak şekilde çalıştırabiliyor. Özellikle ısı yalıtımı yapılmış bir evde oturuyorsanız ilk etapta tasarruf yapabilmek için akıllı bir oda termostatı ile kombinizi akıllandırmanın faydasını göreceksiniz. Çünkü akıllı oda termostatları, eviniz sizin konforlu hissettiğiniz sıcaklığa geldiğinde kombinin çalışmasını durdurarak evinizin sabit sıcaklıkta kalmasını sağlıyor. Gün boyu evde bulunmayanlar için, uzaktan cep telefonundan kontrol edilebilen çalışma sistemine sahip akıllı oda termostatları, evde kimsenin olmadığını algılıyor ve kombinizin gereksiz yere çalışmasını engelliyor. Böylece evinizin sıcaklığına bağlı kontrol yaparak %30’lara varan enerji tasarrufu yapabilmenize olanak sağlıyor. Tüm bunların yanında tabi ki etkili başka bir yöntem ise, radyatörlerin önlerini ve üstlerini kapalı tutmamak gerekliliğidir. Kapı ve pencerelerden oluşabilecek ısı kayıplarını engellemek gerekir. Özellikle kuzey cephesine bakan odalarınızdaki radyatör peteklerinin arkasına ısı yalıtımlı paneller konmalı. Bu, peteklerin yaydığı ısının duvarlardan dışarı gitmesini engelleyecektir. Buna ilave olarak kombi ve ısıtma tesisatınızın düzenli olarak bakımının yapılması sistemin verimli çalışmasını sağlayacaktır.” Cosa, akıllı bir oda termostatı, evinizin enerjisini cep telefonundan yönetip takip edebildiğiniz, sizi ve evinizi tanıyan, ileride farklı cihazlarınızı da yönetme altyapısı olan yeni nesil bir teknoloji. Cosa, geliştirdiği teknolojiler sayesinde klima ve kombileri akıllı cep telefonları üzerinden kontrol altında tutarak doğalgaz faturalarında ortalama %30’a, klimaların elektrik tüketiminde ise %40’a varan kadar tasarruf sağlıyor.

Aydınlatma markası Sylvania

IstanbulLight 2017 Fuarı’nda açıklamalarda bulunan Schraft, Türkiye pazarı hakkında ev ödevlerini çalıştıklarını belirterek, regülatörlerin gösterdiği doğrultuda Türkiye’de faaliyette bulunacaklarını söyledi.
Türkiye’deki enerji verimliliği çalışmaları kapsamında sürdürülen, akıllı binalar, sokak lambalarının LED dönüşümü ve buna benzer çalışmaları yatırım yapmaya değer bulduklarını ifade eden Schraft, “Türkiye çok dinamik bir pazar, çekici bir pazar. Bizim için önemli bir pazar. LED kullanımının Türkiye’de 2020 yılında, total aydınlatma pazarı genelinde yüzde 80’lere varması öngörülüyor. Bugüne kadar Türkiye pazarında bulunamadık ama bundan sonra bulunacağız. Baktığımız zaman aydınlatma gereçlerinde çok kaliteli armatür üreten yerel firmalar var. Biz burada kendi know-how’ımızla kaliteli armatür üreticileriyle iş birlikleri yaparak ilk adımlarımızı atmayı planlıyoruz.” ifadelerinde bulundu.
Şirketin sadece Türkiye değil Türkiye’nin çevre ülkelerinde de yerli üretimi hayata geçirerek buralarda 500 milyon dolarlık pazar payının bir parçası olmak istediğini anlatan Schraft, şunları söyledi:
“Türkiye’de kendini kanıtlamış, uluslararası sertifikalara sahip firmalar var. Şirketimiz ise 100’e yakın lokal şirket organizasyonu ve 10 bine yakın çalışana sahip. Toplam 18 fabrikayı bünyesinde bulunduran Feilo Sylvania’nın cirosu 1,3 milyar dolar seviyesinde. Türkiye’deki yerel üreticilerin azmi ve Feilo Sylvania’nın tecrübesi önemli iş birlikleri ve ticari hacim oluşturacaktır. Feilo Sylvania olarak Türkiye’deki ilk yılında minimum yüzde 7 pazar payı hedefliyoruz. 2019 yılında ise 2,5 katı daha büyüme sağlamayı amaçlamaktayız.”

Feilo Sylvania Türkiye ofisi için ilk etapta yönetici ekibi oluşturduklarını anlatan Schraft, “Takımımız şu anda 5 yöneticiden oluşuyor, her biri aydınlatma devlerinde çalışmış, alanında tecrülesi olan isimler… Ofisimizi açtık. Küresel anlamdaki fırsatları Türkiye’ye getirmek için personel sayımızı ve organizasyonumuzu geliştireceğiz. İkinci aşamada ise aydınlatma sektörü çok ciddi bir dönüşüm içerisinde. Hem dünyada hem Türkiye’de. Özellikle ‘Akıllı Binalar’a büyük rağbet var. Şirketimizin ‘Akıllı Binalar’a entegre edilebilen birçok, ‘Connected aydınlatma’, ‘Birlikte aydınlatma sistemleri’ çözümleri var. Bunlar gün ışığına göre kendi aydınlatmasını ayarlayabilen teknolojiler. Bu ürün ve çözümleri Türkiye’deki müşterilere doğru şekilde anlatmaya çalışacağız. Türkiye’de öncelikle konsantre olacağımız alan iç aydınlatmada enerji tasarrufu olacak.” bilgilerini verdi.
Şirketin Türkiye ve İstanbul’daki trafik kontrol sistemleri, park ışıklandırmaları, tarihi yerlerin ışıklandırması konularında da yerel üreticilerle birlikte çalışmalar yapacağını anlatan Schraft, “İstanbul’a her gelişimde ışıklandırma alanında ne kadar çok potansiyelin bulunduğunu, büyük fırsatları görüyorum.” ifadelerinde bulundu.

Alman & İngiliz kökenli Sylvania’nın, geçen yıl Çin’in en güçlü aydınlatma ürünleri üreticisi Shanghai Feilo’yu satın almasıyla kurulduğunu hatırlatan Schraft, Avrupa’da üretim tecrübesi bulunan Feilo Sylvania’nın, Concord, Lumiance ve Sylvania ile Belçika, Almanya, Fransa ve İngiltere’de aydınlatma ürünleri ürettiği bilgisini verdi.
Schraft, son teknoloji ürünü LED ve aydınlatma armatürleri ile yaptıkları her işin merkezine ışığı yerleştirdiklerini ifade ederek, “Feilo Sylvania olarak biz de uzmanlığımız ve deneyimimizle, dahili aydınlatma projelerinden (ofis, otel, endüstriyel iç sahalar) inşaat, yol ve alt yapı çalışmalarına kadar pek çok projenin hızla daha da inovatifleştiği ve hızla büyüdüğü Türkiye pazarının çözüm ortağı olmaya hazırız. En temel hedefimiz ise sağladığımız yüksek teknoloji, enerji verimliliği ve kontrol kabiliyeti ile maliyet avantajı sağladığımız, performansı artırdığımız ve estetik çözümlerle hayatı güzelleştirdiğimiz projelere imza atmak. Beyoğlu istiklal Caddesi’ndeki Madame Tussauds Müzesi’nin aydınlatmalarını da bildiğiniz gibi Feilo Sylvania olarak biz sağladık.” dedi.

Feilo Sylvania Türkiye Genel Müdürü Azim Tuncinar da, “Feilo Sylvania dünya genelinde yatırım iştahı olan bir şirket. Güçlü markalarıyla büyümeyi hedefleyen Feilo Sylvania, ülkemiz için de rekabetçi bir büyüme planına sahip. Türkiye’de ilk etapta profesyonel ve tüketici satış kanallarında faaliyet göstermeyi, yatırımlarımızı aralıksız sürdürerek pazarda öncü bir rol üstlenmeyi hedefliyoruz. Bu doğrultuda 2018 yılı için yüzde 7 pazar payı kazanmayı, 2019 yılında ise 2,5 katı daha büyüme sağlamayı planlıyoruz. Yerli üretim ve yerli üretim çözümü şirketleriyle ise şimdiden görüşmeler halindeyiz, buna dair de önemli yatırımlar gerçekleştireceğiz.”

KDV indirimi mobilya sektörüne hareketlilik kazandırdı

Beyaz eşya ve mobilyada uzatılan KDV indirimlerinde son dönemece girildi. Eylül ayının sonunda bitecek olan KDV indiriminin son günlerinden yararlanmak için beyaz eşya ve mobilya ürünlerüne yoğun talep gösteriliyor.
KDV indiriminin bitimine az bir süre kala satışların attığını söyleyen İder Mobilya Genel Müdürü Mehmet Pınarbaşı; “Devletin sektöre sağladığı destek, bu anlamda ciddi bir hareketlilik kazandırdı. Temennimiz bu indirimlerin kalıcı olması yönünde” ifadelerinde bulundu.

Uzun süredir devam eden KDV indiriminin mobilya sektörüne büyük bir ivme kazandırdığını ifade eden İder Mobilya Genel Müdürü Mehmet Pınarbaşı açıklamasında; “Mobilya sektörü olarak çok haraketli bir dönem yaşıyoruz. Bu hareketlilik istihdam anlamında önemli gelişmeleri beraberinde getirdi. Satışların rekor rakamlara ulaşması ve buna bağlı olarak talep ve üretimin artması istihdamın önünü açarken, yüzlerce kişiye yeni iş kapısı oldu. Bu indirim hem sektöre hem de ekonomiye kattığı hareketlilikle istikrarlı bir büyüme için çok önemli bir adım” ifadelerinde bulundu.

“Mobilya sektöründe sıklıkla yaşanan faturasız satışın önlenmesi için önemli bir adım olan KDV indirimi ile kayıt dışılığın önüne geçilebilir. Yapılacak vergi indiriminin bu anlamda devlette bir kayba yol açmayacağı kanaatindeyim” diyen İder Mobilya Genel Müdürü Mehmet Pınarbaşı, faturasız satışların azalacağını ifade etti.

Devlet teşviklerinin devam etmesi halinde Türk mobilyasının, dünya arenasında daha görünür olacağını ifade eden İder Mobilya Genel Müdürü Mehmet Pınarbaşı konuyu şu şekilde değerlendirdi; “Mobilya, Türkiye’nin en eski ve devamlılık arz eden sektörlerinden birisi. Bu anlamda geçmişten gelen ciddi bir birikim ve tecrübemiz var. Üstelik tarihi bir mozaiğin gereği olarak tasarım anlayışında fark oluşturacak kaynağımız mevcut. Haliyle büyüme gösteren bir sektör olan mobilyacılık, Türkiye ekonomisi pastasında büyük bir dilime sahip. Devletin sağladığı KDV indirimi, sektöre ciddi bir hareketlilik kazandırdığı için bu dilimi oldukça büyütecektir” ifadelerinde bulundu.

Rekabetin çok yoğun olduğu mobilya sektöründe özellikle de böylesine hareketli bir dönemde tercih edilebilir olmanın formülünü “Öncelikle fonksiyonellik, sağlamlık ve fiyat-kalite dengesi belirleyici unsurlardır. Sonra ise tasarım, estetik ve özgün parçalar tercih edilme sebebi oluyor. Özellikle dünya mobilyasındaki tasarım anlayışının çok daha farklı konumlara ulaşması, Türkiye’de tüketiciyi de bu yönde bir değişime yöneltiyor. Bu noktada bizim yapmamız gereken tasarım yönünden ezberbozan, farklı, çarpıcı işlere imza atmak ve tüketici beklentilerine cevap verebilmek  diyerek veren İder Mobilya Genel Müdürü Mehmet Pınarbaşı, tasarım anlayışında farklılaşmanın kaçınılmaz olduğuna vurgu yaptı.

Artstone, Heritage Serisi

Yenilikçi Tasarım, Beton, Tuğla, Taş başlıkları altında topladığı doğal taş, beton, tuğla, ahşap, kaya ve oksit görünümündeki ürün koleksiyonlarına Karoart serisini ekleyen Artstone, bu seriyle ürünlerine barok, nostaljik, romantik, rustik, pastoral esintilerle dönem tarzı kattı. Bu yıl çıkardığı yeni “Heritage” serisiyle de kuşaktan kuşağa aktarılan bir tasarım konsepti oluşturmayı hedefliyor. Sunduğu tasarım anlayışının yanısıra teknik özellikleriyle de paneller, mimari projelerden alışveriş merkezlerine, yönetim binalarından ofislere, konutlara ve birçok farklı proje gamına özel tasarımlı yüzeyler sunuyor, tekliften kullanım aşamasına kadar bütün süreçlerde mimara özel çözümlü malzeme avantajı sunuyor.

Panel üretiminde ar-ge odaklı yaklaşımıyla her yıl farklı yüzeyler geliştirebilme gücüne sahip olan ve bu özelliğiyle her yıl sektöre yenilik katan özel ürünleri sunan Artstone, sadece duvarlarda değil, aynı zamanda tavanlarda ve cephelerde de kullanım olanakları sağlıyor. 2017’ye damgasını vuracak olan Heritage serisi tuğlayı bambaşka yönden yorumluyor. Artstone “Heritage” ile kuşaktan kuşağa aktarılan bir tasarım konsepti sağlamayı hedefliyor. Serinin 17., 18. ve 19. yy motiflerine göndermeler taşıyan özelliği, panel isimlerine de yansımış. Üç farklı modelde olan ve XVII, XVIII ve XIX olarak isimlendirilen paneller, bu yüzyıllarda özellikle Orta Avrupa’da, özel logo ve damgalar, rakamsal kabartmalarla kullanılan tuğla ürünlerini günümüze uyarlayarak, geçmişten bugüne taşıdığı izleri biraraya getiriyor. Renk kartelasında17. ve 18.yy’ların duvar renkleri dikkate alınıp, orijinal tuğla renklerine sadık kalınarak ve buna günümüz dekorasyonuna paralel, özel renk kombinasyonları da eklenerek üretilen bu özel ürün serisinde, özel tarihi motifler tuğlalara işleniyor. 18. yy’da beyaz renk ve rokoko tarzı figürsel çeşitlilik yüzeylerde yerini almaya başlıyor. 19. yy duvarlarında ise Eski Dünya dekorasyonu hâkim olmaya başlıyor; Fransız, İngiliz veya Toskana figürasyonu kullanılıyor.

Başta Coca Cola, Google, Turkcell, Doğuş Grubu, Dumankaya İnşaat, Sinpaş GYO, Torunlar GYO, TAV, THY, Tepe Grubu, Efes Pilsen, Arçelik, D.ream Entertainment Group, Acıbadem Grubu, Midpoint Restaurant, Günaydın Restaurant, ING Bank, Kalyon İnşaat, Eren Holding, Acun Medya, Unilever, Mardan Palace Hotel, Holiday Inn Hotel, Ramada Hotel, Sheraton Hotel, Bodrum Mivara Hotel&Suites ve Ulusoy Grubu olmak üzere birçok mekânda uygulamaları görülebilecek Artstone panelleri ve yüzeylerle ilgili her konuda www.artstone.com adresinden ve Artstone Showroomlarından en doğru uygulama bilgilerine ulaşmak mümkün.

Studio 13’ten Unilever’in kurumsal kimliğine uygun tasarım

Mimari ve mühendislik uzmanlığını ön plana çıkartan Studio 13 Architects, sürdürülebilir estetik ve sosyal unsurları ön plana çıkarttığı projelerinden Unilever Vector ile doğaya ve çevreye duyarlı bir tasarım gerçekleştirdi.
Studio 13, Architects Kurucusu Deniz Yetkin, mimari bütünlüğü ön plana çıkardıkları Unilever Vector projesiyle, Unilever’in kurumsal kimliğine uygun bir iç mimari tasarım gerçekleştirdiklerini belirtti ve sözlerine devam etti: ‘Unilever Vector projemizde, fabrikanın ofis bölümleri, laboratuvar ve ortak alanlarında doğaya ve çevreye duyarlı bir tasarım uygularken aynı zamanda işlevselliği ve fonksiyonelliği ön planda tuttuğumuz eğlenceli ve modern bir atmosfer oluşturmaya özen gösterdik. Mekanın diline uygun olarak farklı alanlarda kullandığımız renk temaları ve görselleri de bu doğrultuda seçtik. Studio 13 Architects olarak kişisel ve kurumsal zevkleri farklı tasarımlarla geliştirerek çağdaş ve dinamik yaşam alanlarını yeniliklerle bütünleştirirken aynı zamanda tasarımlarımızda işlevsellik, sosyal unsurlar ve estetik bütünlüğü de ön planda tutmaya devam edeceğiz.’

Akıllı mobilyalar artık ihtiyaç

Sağlık, arama kurtarma gibi birçok alanda da ihtiyaçlara cevap veren söz konusu ürünlere ilişkin açiıklamalarda bulunan Mersin Üniversitesi Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulu Mobilya ve Dekorasyon Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Cevdet Saçlı, akıllı mobilyaların, elektronik ve teknolojik aksamlarıyla geleneksel mobilyalardan ayrıldığını ve daha fonksiyonel olduklarını söyledi. Bu ürünlerin, ev ve ofisler başta olmak üzere hayatın pek çok alanında gerekli hale geldiğine işaret eden Saçlı, “Deprem sonrası enkaz altında bulunduğunuz yeri haber veren, engellilerin tek başına yaşamalarına olanak tanıyan, hastanın sağlık durumunu hastaneye/doktora bildiren mobilyalar mevcut.” diye konuştu. Özellikle nano teknolojiyle üretilen mobilyaların mikrop ve kir tutmadığını, sesli komutlara cevap verebildiğini anlatan Saçlı, “Akıllı mobilyalar artık lüks değil, ihtiyaçtır.” dedi.
Ankara Mobilyacılar Lakeciler Esnaf ve Sanatkarlar Odası (ANKAMOB) Genel Sekreteri Sinan Çiftçi ise modüler, çok amaçlı mobilyaların ortaya çıktığı günden beri akıllı mobilya ismiyle anıldığını hatırlatarak, çekyatın da bir akıllı mobilya örneği olduğunu söyledi . Akıllı mobilyanın, çok amaçlı sistemlerin teknolojik hali olduğunu bildiren Çiftçi, “Yeni nesil mobilyalar, kumanda ya da telefonlarla kontrol edilebilen, aydınlatma ve ses sistemlerine sahip elektronik aksamlı ürünler. Bu tip mobilyalara talebin artması durumunda maliyetler azalacaktır.” değerlendirmesinde bulundu.
Gaysan Mobilya Genel Müdürü Can Özdemir de küçük dairelerin revaçta olmasıyla ufak alanları verimli kullanma zorunluluğunun arttığını ifade ederek, “Birçok projede müteahhit firmaları ile ortak proje geliştirerek, çok amaçlı mobilyaların, yapılan iç mekan tasarımının ayrılmaz bir parçası olduğu yaşam alanları oluşturuyoruz.” diye konuştu.
Akıllı mobilya fiyatlarının standart mobilyalardan daha yüksek olmadığının altını çizen Özdemir, “Bir genç odası için yatak, dolap, masa, kitaplık gibi ürünleri aldığınız fiyatlara, bütün bunları tek bir ünitede birleştiren akıllı bir mobilya alabilirsiniz.” dedi.
Özdemir, ABD ve Avrupa gibi yüksek nüfuslu ve dikey gelişen metropol kentlerin akıllı mobilya talebini tetiklediğini vurgulayarak, Türkiye’nin akıllı mobilya kullanımında dünyada ilk 10’da yer aldığını bildirdi.

Beyaz eşyada ÖTV indirimi

Grundig, 1-6 Eylül tarihlerinde Berlin’de düzenlenen dünyanın en büyük tüketici elektroniği fuarı IFA’da, inovatif, akıllı ve sürdürülebilir teknolojilerden oluşan ürünleriyle geleceğin evini tanıttı.
Bulgurlu, IFA kapsamında düzenlenen Grundig’in basın toplantısında, Grundig’in Avrupa’nın en büyük pazarı olan Almanya’da tüketici elektroniğinde ilk akla gelen markalardan biri olduğunu belirtti.
72 yıllık köklü geçmişe sahip Grundig ile beyaz eşyada 22 ülkede faaliyet gösterdiklerini anımsatan Bulgurlu, “Bu segmentteki satış gelirlerimizi geçen yıl yüzde 50 artırdık, bu yıl daha da artırmayı hedefliyoruz.” dedi.
Toplantıda Grundig’in “Sürdürülebilir Ev 2.0” temasını anlatan Bulgurlu, Grundig’in sadece tüketici ihtiyaçlarını karşılamaya odaklanan değil, giderek azalan doğal kaynakları korumak için de ileri teknoloji geliştirmeyi benimsemiş bir marka olduğunu dile getirdi. Bulgurlu, gelecek nesillere daha iyi bir dünya bırakabilmek için tüketicilerin evlerinde, şirketlerin iş modellerinde sorumluluk alması gerektiğini, sürdürülebilir bir dünya hedefi için ilk adımın evde atılmasının zorunluluğuna inandıklarını ifade etti. Yarının dijital dünyasına bugünden hazırlıklı olduklarını vurgulayan Bulgurlu, “Ev teknolojilerinin geleceğini şimdiden kurguluyoruz. Nesnelerin interneti (IoT) evleri ve tüketicilerin günlük yaşamını dönüştürüyor. Akıllı teknolojiler zaman ve enerji tasarrufu yapmamıza yardımcı oluyor. Premium markamız Grundig, cihazlar arasındaki bağlantıların ve sürdürülebilir teknolojik ürünlerin öne çıkacağı, geleceğin evlerini şimdiden tasarlıyor.” ifadelerinde bulundu.

ÖTV indiriminde sürenin uzatılması tüketici için faydalı olur
Hakan Bulgurlu, konuşmasından sonra basın mensuplarının sorularını da yanıtladı.
Beyaz eşyada ÖTV indirimi ile ilgili bir soru üzerine Bulgurlu, ÖTV’nin etkisinin son derece önemli olduğunu, bu önlem sayesinde pazarın Türkiye’de yüzde 10 büyümesini öngördüklerini söyledi.
ÖTV indiriminde sürenin uzatılmasının hem kendileri hem de tüketici için faydalı olacağını aktaran Bulgurlu, “Devam etmediği takdirde son çeyrekte bir miktar küçülme olsa bile, yıl içerisinde toplam da beyaz eşya pazarının yüzde 10 büyümesini bekliyoruz.” dedi.
Bulgurlu, Türkiye’de demografinin son derece genç olduğuna işaret ederek, gelecek dönemde ÖTV etkisinden bağımsız olarak beyaz eşya pazarında büyümenin olacağını öngördüklerini dile getirdi.
Pakistan’da geçen yıl yatırım yaptıklarını anımsatan Bulgurlu, Hindistan’da kalabalık nüfusa rağmen buzdolabı penetrasyonunun yüzde 22, çamaşır makinası penetrasyonunun ise yüzde 9 olduğuna dikkati çekerek, bu pazarların kendileri için büyük fırsatlar barındırdığının altını çizdi.
Bulgurlu, Asya Pasifik pazarının da önemine işaret ederek, Tayland’daki fabrikanın açılışını geçen yıl yaptıklarını, bu yıl 100 bin, gelecek yıl ise 300 bin adetlik üretim beklediklerini vurguladı.
Kuzey Amerika pazarının da kendilerinin öncelikli pazarlarından birisi olduğu bilgisini veren Bulgurlu, “Amerika pazarına doğu yakasından başladık, ama zaman içerisinde istikrarlı bir strateji ile Amerika içerisinde büyümemizi sürdüreceğiz. Amerika lojistik olarak servis vermesi çok zor bir yer. Ama bizim kültürümüzde kaliteli servis ve tüketici hizmetleri önemli. Dolayısıyla Amerika’daki büyümemizi bunun üzerine bina etmeye çalışıyoruz.” diye konuştu.

Eşim inanılmaz şikayetçi, çünkü 6 ayda bir ürünler değişiyor
Bulgurlu, toplantıda satın alma fırsatlarını çok yakından takip ettiklerini de söyledi.
Hindistan’da Voltas ile kuracakları fabrikanın toplam yatırım tutarının 100 milyon dolar civarında olacağını belirten Bulgurlu, bu ülkede buzdolabı pazarında orta vadede çift haneli pazar payına ulaşmayı hedeflediklerini dile getirdi.
Bulgurlu, EBİTDA karlılıklarını korumayı hedeflediklerine işaret ederek, “Büyümeyi aynı karlılığı koruyarak yapacağız. İddiamız bu. Bugüne kadar başardık, bugünden sonra da başarabileceğimizi öngörüyoruz.” diye konuştu.
“Satışların maliyetinde yüzde 35 artış var. Finansman giderlerinin baskısını görüyoruz. Önümüzdeki çeyreklerde giderlerdeki baskının azalmasını bekliyor musunuz?” sorusu üzerine Bulgurlu, “Artan malzeme maliyetlerinin çok büyük etkisi var. Diğer taraftan kurlardaki oynamalar. İngiltere bizim işimizin yüzde 10’u. Poundun değer kaybetmesi, avronun bir miktar dolara karşı değer kaybediyor olması, bizim karlılığımızı bir miktar etkiledi. Ama uzun vadede yüzde 11 EBİTDA’yı koruyabileceğimizi öngörüyoruz.” yanıtını verdi.
Bulgurlu, evinde Arçelik ürünlerini kullandığı belirterek, “Yeni çıkan ne varsa parasını verip satın alıyoruz. Evde kullanıyoruz. Çünkü kendi yaptığımız şeyi kendimiz kullanmazsak gerçekte nasıl olduğunu anlamak çok zor olur. Eşim inanılmaz şikayetçi, çünkü 6 ayda bir ürünler değişiyor. Tam ürünü kullanmayı öğreniyor, yeni ürün geliyor. Onun için sürekli fırça yiyorum.” ifadelerini kullandı.

Fuarda etin tazeliğini takip eden FreshMeter teknolojisi de sergileniyor
Arçelik Pazarlama AŞ Genel Müdürü Can Dinçer ise Grundig’te öne çıkan yenilikler hakkında bilgi verdi.
Grundig markasının teknoloji, tasarım ve sosyal sorumluluğu işin kalbine koyduğunu belirten Dinçer, bu yıl IFA’da akıllı ev teknolojisi HomeWhiz, Sanal Kullanıcı Deneyimi Teknolojisi VUX ve sürdürülebilir çevre dostu teknolojilerle tasarlanan ürünleri sergilediklerini kaydetti.
Dinçer, evin her yerindeki bağlı aletlerle senkronize olan HomeWhiz’in bulaşık, çamaşır makineleri, fırınlar ve ankastre ocak/davlumbazların yanı sıra ev otomasyonu, eğlence ile sağlıklı yaşam ürünleriyle de uyumlu şekilde çalıştığını dile getirdi. Mermer İndüksiyonlu Ocak ile entegre VUX’un (Sanal Kullanıcı Deneyimi) kullanıcılarına tek bir panelden kontrol imkanı sunarak geleceğin mutfak deneyimini yaşattığını aktaran Dinçer, şunları kaydetti: “30” ankastre fırın Gourmet Chef ile profesyonel aşçıyı mutfağınıza getiriyoruz. Bu yıl fuarda sergilenen buzdolaplarında etin tazeliğini takip eden FreshMeter teknolojisi, hareketli kamera aracılığıyla yiyeceklerin bozulacağı zamanı haber veren Otomatik Gıda Takibi Teknolojisi, gıda israfına karşı tüketiciyi uyarıyor. Grundig’in geri dönüştürülmüş plastik şişelerden ürettiği PET Tamburlu çamaşır makineleri, 1 kilo çamaşırı 120 dakikada giyime hazır hale getiren InstantWear çamaşır makineleri enerji tasarruf sağlarken, inovatif Airtouch teknolojisiyle ‘kurutma yapılmaz’ etiketi bulanan çamaşırlarınızı da kurutabiliyorsunuz. Geri dönüştürülmüş plastikten üretilen elektrik süpürgesiyle, doğayı koruyup enerji tasarrufu sağlıyorsunuz. Ailelere eğlencenin kapılarını açan Oled TV ve ses sistemi, Soundbox Bluetooth hoparlör ailesi, nostaljik tasarımı modern çizgilerle yeniden yorumlayarak altın orana ulaşan Golden Radio ve dünyanın en sessiz saç kurutma makinesi sergileyeceğimiz yenilikçi ürünler arasında yer alıyor.”