DOĞAL VE SAĞLIKLI YAŞAM HERYERDE !!!

Son yıllarda giderek daha fazla kentsel dönüşüm planı, yeni kentsel alanların oluşturulmasına yönelik projeler gündeme gelirken, başta İstanbul olmak üzere Türkiye’nin birçok önemli ilinde bu tür planların hazırlığında kamusal katılımın eksikliği ya da kamu yararı gözetilmemesi başta TMMOB, Şehir Plancıları Odaları olmak üzere halkın ve birçok kurumun tepkisini çekiyor. Daha demokratik, medeni ve sağlıklı kentsel planlamanın temel ilkelerinden biri kamu yararının gözetilmesi. Öte yandan yalnızca kentsel planlamada değil planlamanın ve tasarımın bütün ölçeklerinde kullanıcının doğrudan dahil edilmesi ya da kullanıcıdan gelecek bilgilerin veri olarak derlenerek tasarım sürecine girilmesi önemli. Bu anlamda farklı açılımlarda (kullanıcı piskolojisi, kullanıcı davranış profilleri, kullanıcı alışkanlıkları vb.) pek çok veri bina tasarımında, iç mekan düzenlenmesinde vb. değerlendirilebilir; bu verileri toplamak için yöntemler, araçlar saptanabilir.

Yurt-dışında, özellikle son yıllarda sürdürülebilir tasarımların temelini, yenilebilir enerji kaynaklarının binalara entegre edilmesinin ötesinde, bu tür verilerin saptanmasıyla elde edilen bilgiler ışığında tasarımların gözden geçirilmesi ya da bilgilerin yeni tasarımlarda kullanılması oluşturuyor. Böylelikle yapının ekonomik ömrüyle eş zamanlı bir kullanım sağlıyor. Bu konuda son yıllarda yapılan araştırmalardan birinde Stockholm’deki apartman bloklarında, iç mekan çevre koşullarını ve insan sağlığına etkilerini inceliyor. “Sağlıklı Evler” adlı araştırmada 1990 yılından sonra inşa edilen binalara odaklanılıyor.

CENNET BAHÇESİNDE,HUZURLU BİR YAŞAM

“Cennet Bahçesi” diye anılan, uçsuz bucaksız çölün içinde bir vaha gibi Idaho Evi. Yapımında her ayrıntıya önem verilen yapıda iç mimarinin ve dış mimarinin uyumu kusursuz. Evin iç ve dış mimarisinde genelde doğal malzemeler kullanılmış. Olson Sundberg Kundig Allen mimarlarının ödül kazanan takımı tarafından tasarlanan bu çağdaş ev, ünlü mimar Tom Kundig tarafından tasarlanmıştır. OSKA Mimarlık için tasarlanan bu ev modern bir mekan, sanat eseri, bir stüdyo ve bir vitrin olarak tasarlanmıştır. Basit bakım malzemeleri, evi inşa etmek için kullanılan beton bloklar ve kontroplak sert çöl iklimini tüm yıl boyunca sağlam ve dayanıklı olması için mimarlar tarafından seçilen malzemeler oldu.

OSKA Architects bu yeni proje ile 2009 Konut Mimar Tasarım Ödülü’nü aldı.”

“Kompleksin en önemli unsuru, kalınca somut duvarlar ile vahşi manzaradan ayıran ve korunan ‘Cennet bahçesidir.”

ÇOCUKLARIN DÜŞÜNMELERİ ARTTIRAN GÖRSELLER

70°N Mimarlık şirketi tarafından tasarlanıp uygulanan bu ana okulu dış oyun alanından birkaç boylamsal bölge olarak planlanmış. Çatısındaki ara ara boşluklar kış bahçesi gibi bir havaya sokmuş anaokulunu. İç mekan daha aydınlık ve ferah bir hale dönüşmüş. Çocukların dışarıdaki iklim değişikliklerini rahatça gözlemleyebilecekleri bir alan yaratılmış. Ayrıca su-oyun odaları da bu anaokulunda düşünülmüş ayrıntılardan biri.

7 001

Oyun odalarının bazı köşelerinde büyük çocuklar için özel tasarlanmış girintili çıkıntılı yapıya sahip sert görünüşlü giysi dolapları bulunuyor. Mutfak ve oyun odaları yapının dışa bakan cephesinde bulunuyor. Giysi dolaplarının içinde hem oyun oynanıyor hem dolap olarak kullanılıyor. Okuma saatleri için ve sessiz faliyetler için ayrı bölümler oluşturulmuş. Ayrıca oynama duvarları da oyun odasının hemen her köşesinde kullanılmış. Anaokulu odaların kullanımında değişiklik yapılabilecek şekilde inşa edilmiş. Çok basit hareketlerle her odayı değiştirebilir ve faaliyet gösterecek hale dönüştürülebilir olarak tasarlanmış. Odaları değiştirmek ve boş alanları yenilemek için bir kaç seçenek var. Duvarlarda da esneklik mevcut. Duvarlar; kendi ekseni etrafında dönebilir, farklı konumlara uydurulabilir ve büyük odaları bölüp küçük odalara ayırabilir. Mobilya ve oyuncaklar, duvar sistemine kısmen bütünleşmiş bundan dolayı zemin alanı gibi kullanılabilir veya özgür bırakılabilir. Çizim masaları, duvarlar ve kukla oynatma tiyatrosu özgür bir biçimde bırakılmış.


Ana okulunda gezegen en çok da kullanılan renkler dikkati çekiyor. Çocuklara endeksli planlanmış olan okul tam anlamıyla çocuk yuvası kelimesinin karşılığı gibi. Duvarlar, oyun odaları çocukların kurcalama, atlama, zırlama, enerjilerini atmak için kullandıkları tüm olanakları sunmuş. Her bir odadan farklı bir macera çıkıyor. Hayal dünyası geniş olan çocuklar için iyi bir yaşam merkezi. Oyuncak rafları ve Oyun evleri ile anaokulu projesi gerçekten çok başarılı.

3 001

Mimarlar: 70ºN Arkitektur
Proje Ekibi: Magdalena Haggärde, Joar Lillerust,
Gisle Løkken, Kjeld Nash, Anniken Romuld,
Petra Schnutenhaus
Yer: Tromsø, Norveç
Site Alan: 622 m²
Açık Alan: 1825 m² + 1712 m²
Yapım Yılı: 2006
Fotoğraflar: İvan Brodey

GECE KULÜBÜ TASARIMLARINDA,ADRES “MOOM”

Polonya’da bir gece kulübü için oldukça şık bir iç dizayna sahip. Perdeler ve deri kullanılmış olan mekan oldukça gizemli ve gösterişli bir havaya bürünmüş. Şimdiye kadar kullanılmış tasarımların dışında bir çizgiye sahip.

İç dekorasyon sanki yıldızların meskeni havasında ama aslında burası herkesin eğlendiği bir gece kulübü. İç mimarisini Jakub Majewski, Lukasz Pastuszka ve Moomoo ekibi tarafından yapılmıştır. Pembe renklerinde kullanıldığı kulüp çok temiz, şık ve titiz bir çalışma olmuş. Bembeyaz bir bakışla parlatılan kulüp, karanlık ve koyu mor salonu ile de Ying-yang dengesini yaratmak için düzenlenmiş.

Polonya tasarımcıları temel kulüp için bir kanvas olarak beyaz duvarlar perde oluşur gibi kıvrım bu kapalı sıçrama ve çapında yaymak ve çevre boyunca değişen ışık izin devam ediyorum. Bu, pembe mor ve gri ışıklar kulüp ve ziyaretçilerin havasında uygun, tersi yerine sağlar. Kulüpte sürekli değişen ışıklar salonlara hakim. Pembe, mor ve gri ışıklar ziyaretçilerin havasına göre kulübe uyum sağlıyor.

BU RESTORELER,ORİJİNALİNDEN DE GÜZEL!!!

Proje eski bir Meksika evinin restorasyonu için planlandı. Eski Meksika’nın Acapulco şehrinde bulunan eski ev tam manasıyla bir harebeden bu hale getirilmiş. Şimdiki hali muhteşem ve oldukça gösterişli bir ev olmuş. Acapulco bir Hollywood şehriydi, zengin ve ünlülerin olduğu, modern mimarinin hakim olduğu karışık koyları ve uçurumları, kıyıları ile muhteşemdi. Bu durum yıllar sonra değişti ve şehir eskidi, yıprandı. Acil bir şekilde yeniden yapılanma çalışmaları başlatıldı ve şehrin dışında tropikal bölge hala genç ve modern bir haldedir.

Bu evde orijinal mimari yapının korunmasına önem verilerek çağdaş aileye uygun şekilde dizayn edildi ve sunuldu. Ek olarak bir banyo, bar yenilikler arasında. Orijinal havuz yenilenerek modern görünüme sahip oldu. Malzemeler kullanılırken eski evin ile yarışmama kriterine uymuş ama yinede onlarla kaybolmamış. Neyin yeni neyin eski olduğu gösterilmiş gibi. Yeni planlanan alanlar evin kalbini temsil ediyor. Meksika insanın sıcaklığını mimar bu eve yansıtmış. Genellikle doğal ahşap malzemeler kullanılmış. Evin arka tarafında bulunan kısımın çatısı ise size Meksika’da olduğunuzu hatırlatacak şekilde eskiye uygun yapılmış. Kıyının muhteşem manzarası ile ev bir bütün halinde…

NEWYORK’TA GİORGİO ARMANİ RÜZGARI

Mimar Massimiliano Fuksas ve Doriana tarafından tasarlanmış olan, New York Armani 5th Avenue mağazası geçen hafta açıldı. 4 kattan oluşan mağazanın en önemli özelliği çelikten yapılmış heykel merdivenler.

İşte Giorgio Armani’den yapıyla ilgili bazı bilgiler:

18 Şubat 2009’da Giorgio Armani New York’un en ünlü caddesi olan 5. cadde de açıldı. Beşinci bulvar birçok çağdaş ve tarihi olayların odak noktası olmuştur.

“Gerçekten heycan verici bir çalışma. New York’ta yeni konseptte bir mağaza. Armani artık 5. caddede. Bu proje ile bir boşluğu doldurduk ve güçlendirdik. Bu özel proje cesaret gerektiren bir olay. Emporio Armani ve Armani Jeans gibi farklı tarzları bir araya getiren bir proje. Ben değişiklik konusunda açık bir mesaj gönderdim, tarzları karıştırmak için geçerli bir eğilim, farklı fiyatlardaki ürünleri yanyana koymak. Bunun kışkırtıcı bir hareket olduğunu düşünebirler, aynı yerde ve aynı koleksiyonlar olmadan tam Armani dünyasını oluşturmayı planlayan bir proje oldu.Bu benim için ifade özgürlüğüydü, 5. caddenin ruhunu ve prestijli alışverişi hedefledik. Eminim ki geleceği temsil edecek bir proje oldu. Ben Doriana ve Massimiliano Fuksas’la bu mağazanın yaratılması için çalışmaya girdik ve olağanüstü bir mimari yapı ortaya çıktı. Bu bizim ortaklaşa çalıştığımız üçüncü projedir. Honkong’da ve Tokyo’da projelerimiz oldu. Armani Ginza Kulesi Tokyo’da önemli bir yatırım oldu. İyi modern mimarinin estetik ve heyecanına halka sunulan tamamen orijinal bir mağaza oluşturuldu.”

ARMANİ 5. CADDE:5. cadde üzerinde, son derece modern ve canlı olan 56. sakak ile kesiştiği noktada Armani binası açıldı. Tarihsel önemi olan bu cadde de olan Armani hafif cam ile kaplı.
Formu ve Yapısı: Armani projesi, Doriana ve Massimiliano Fuksas ile ortak olarak tasarlandı. Merdivenlerin heykelsi yapısı tüm binanın ana konusu oldu. Merdivenlerin yapısı ile mekanın içinde bir girdap yaratıldı.Binanın kalbi merdivenler, çelikten yapılmıştır. İtalya’da yapılan merdiven, hemen her açıdan onun heykelsi durumu görülüyor. Üst kısmı ise plastik malzeme ile kaplıdır. Her kat kavisli bir kalıp şekilde dışarı açılır. Duvarlar ve tavan siyah renktedir. Metallerin parlaklığı, farklı malzemelerin kullanımı, aydınlatmalardan yansıyan ışıklar mekanın bütünlüğünün en önemli parçalarındandır. Özel olarak uygulanan aydınlatmalar, duvarların eğriliğini ön plana çıkarmada yardımcı oldu. Eğrilerin kullanımı iç tasarım boyunca en önemli özelliklerinden biridir ve binanın her görünüşüne olanak sağlıyor.

İç Düzeni: Bu inanılmaz konsepte sahip mağaza dünyanın en ünlü markalarından Armani’nin tüm karakter özelliklerini taşıyor. Mağazada Emporio Armani ve Giorgio Armani aksesuarlar zemin katta, kadın aksesuarları için iyi bir yer. Bu bina daha özenle seçilmiş ürünleri kapsıyor. Kadınlar için tüm ürünlerin bulunduğu bir zincir ile tüm reyonlar birbirine bağlanmış. İster istemez kadınlar bu yol boyunca kendilerini kaybediyorlar.İkinci katta, erkek Emporio Armani, Giorgio Armani hazır bulunuyor. Giorgio Armani ayakkabılarıerkek müşterilerin beğenisine sunulmuş. Her iki katta da VIP soyunma odası düşünülmüş. En üst katta ise Armani Restoran bulunmaktadır. İnanılmaz bir görüş açısı oluşturlmuş olan restoran 5. caddeyi ve arka planda merkezi parkı seyrediyor. Yerde aydınlatmanın bir çizgisi, lokantanın girişine götürüyor, duvarın eğriliğini vurgulayarak. Bu alışveriş merkezinden alışveriş yapan yada dolaşan her kişi kendini bir yıldız gibi hissediyor. Bu Giorgio Armani koleksiyonları metal etiketli, timsah nappa yılında aksesuarları ile mavi Python deri kaşmir kazak, kot pantolon, bir ceket ve saatleri yer alacak. Bu Emporio Armani koleksiyonları olan canlı enerji böylece Manhattan tipik tarzını yansıtacak.

TÜM DETAYLARI,MODERN YAPISINDA GİZLİ

Villa Berkel Hollanda’da bir sitede, 1970’lerde işgal dilmiş eski bir yere inşa edilmiştir. Sahipleri sadece b,raz değişiklik istiyordu ancak Paul de Ruiter burayo tamamen yıkıp yeni bir proje tasarlama kararı aldı.

BİNA VE ARSA

Villa etrafındaki orman muhteşem bir oksijen deposu. Villanın duvarları yok denecek kadar az. Genelde cam tercih edilmiş. Cm kullanıldığında dışarıdaki hayattan içeriyi ayırmak oldukça zor oluyor. Bu yüzden arsa yola dik açılarla üç uzun şeride bölünmüş. Alt ve güneydeki şerit bahçe için ayrılmış, orta şerit villaya ait ve en kuzey şerit ise park alanı ve giriş için ayrılmıştır. Yerin bu şekilde düzenlenmesi ev sakinlerini özel tutmayı amaçlamıştır.

YAŞAM ALANLARI

Villanın düzeni yaşam alanında da tekrarlanmış. Villa üç bölüme ayrılmış. Yaşanabilir bir ortam yaratma için ayrı odalar tercih edilmiş. Doğu kısmı cadde tarafında; giriş, çalışma, mutfak alanlarını içeriyor. Batı bölümünde daha özel alanlar tercih edilmiş; yatak odası, banyo ve salon. Her bölgeyi ayıran yarı saydam bir duvar vardır.

BAHÇE

Villanın ön güney cephesinin baktığı kısıma bahçe düşünülmüş. Gözlerden uzak gizli bir bahçedir adeta. Villanın her odası dosdoğru bahçeye bakar. Bölünen üç bölüm buna göre düzenlenmiştir. Dört cephenin üçü cam ile kaplı olduğu için dışarıdaki yeşil güzellik içeriye yansıyor. Hemen villanın önündeki ahşap teras, çelik tente üzerine ahşap kaplanmış. Bu zemin üzerinde kaygan bir görünüm veriyor. Villanın her iki tarafında da su gölcükleri oluşturuldu. Bu villanın hafifliğini vurgulamak amacıyla düşünülmüş çok güzel bir ayrıntı.

MODERNİZMİN GELDİĞİ SON NOKTA

Bu lüks ev bir Paris firması olan Jouin Manku Mimarlık ve YTL Design Group ile beraber büyük ölçekli bir iç ve dış mimari projesi oldu. Bu iki firmanın ilk projesi oldu. Kuala Lampur’da bulunan bu lüks ev eşsiz stili hakkında çok şey söylüyor.

Evin iç ve dış tasarımındaki detaylar birbirine karışmış halde bütünlük göstermiş. Duvarlardaki eğimler mimari yapıya hareket katmış. Alt kattın komple cam kullanılmış, bu sonsuz bir etki yaratmış. Geniş bir boşluk ufka doğru çekiyormuş gibi bir his veriyor. İç mekanda modern, egzotik ve lüksün bütünlüğü mekana hakim olmuş. Beyaz ve doğal ahşap kullanılan mekan doğanın yansıyan yüzü olmuş. Evin bölümleri insanı şaşırtacak kadar geniş; dokuz yatak odası, mutfak ve özel bir yemek alanı, özel bir kütüphane, oyun odası, bir çalışma, bir fuaye, resmi bir yemek odası, bir balo salonu, bir kilise, 21 banyo, bir yüzme havuzu, kapalı otopark, iki misafir suit ve misafir otopark. Bu lüks evin ortasında heykel görünümlü birde merdiven bulunuyor ve salonun ortasında ise 13.000 tane özel tasarlanmış yanardöner porselen malzeme kullanılan bir avize uygulanmış. Bu muhteşem 3000 m2 lik evde ailenin üç kuşağı birlikte yaşıyor.

 

MANHATTAN’DA SIRA DIŞI BİR OTEL!!!

W Residents Manhattan’ın alt kısmındaki seçkin otellerden biri. Bu muhteşem gökdelenin üst bölümünden tüm manzarayı görebiliyorsunuz. Binanın üst katında teras, fitness center gibi bir çok lüks ayrıntılar uygulanmış. New York’daki W Hotel üst katlardaki (23-30. katlarda) mobilyalı daireler, özel konutlar (33-56. katlarda) bulunuyor. İç tasarım W standartlarına göre bile bekleneni aşmış. Şık ve işlevsel mutfakları, yatak odasındaki yarı saydam duvarıyla lüks banyolar şaşırtıcı güzellikte tasarlanmış.

Tribeca’nın kabinde olan lüks binanın en güzel örneklerinden olan, Five Franklin Place duruşu ve sıradışı çizgisiyle Manhattan’da fark yaratmış. Five Franklin Place’ın odaları son derece lüks bir şekilde döşenmiş. Son trendlerin hakim olduğu odalar modern çizgileri ile konforlu hale dönüştürülmüş. Odaların içinden cam kabinli asansör sessiz bir şekilde görevini gerçekleştiriyor. Bu lüks katlar New York’un dramatik yüzünü yansıtmış. Filmlerdeki gibi muhteşem ve kusursuz odalar insanı büyülüyor. Bu dairelerin her ayrıntısını UNStudio titizlikle hazırlanmış ve B&B Italia’nın uzman ilgisi ile döşenmiş. Mutfaklar Manhattan manzarası ile bütünleşmiş. Bu mekanda uzun zaman geçirmek isteyebilecek birçok insan vardır. Mutfak sade ve son trendlere uygun biçimde dizayn edilmiş. Modern, şık ve son teknoloji ile muhteşem görünüyor. Mutfak tezgahının tasarımı özel olarak dizayn edilmiş. Sıra-dışı çizgisi ile tabureler de dikkat çekici güzellikte. Gökyüzü bayosu diyebileceğimiz bu banyo sıradan banyo kültürünü yıkıp atmış. Bu tarz binalarda yüksek binalarda banyo genellikle cam kenarına yerleştirilir. Modern dekorasyondan çıkmayan banyoda siyeh renler hakim. Siyah, zenginliğin ve gücün rengi olarak kabul edilir. Bu muhteşem banyonun dışında birde duş bölümü var. Bu bölüm gelen konuk ve misafirler için ayrılmış.

EN İYİ RESTORAN ÖDÜLÜYLE ZİRVEDE!

Banq Restoran, Wallpaper dergisi tarafından en iyi retoran seçildi. 4800 m²’lik bir alan üzerinde tasarlanmış. Office DA Mimarlık şirketi tarafından tasarlanan restoran değişik ve sıradışışı tavan tasarımı ile dikkat çekiyor. Projenin mimarı ise Dan Gallaghe’dir. Eski Penny Bankasının yerine Banq Restoran tasarlandı. İkiye ayrılmış olan Washington Caddesi’nde ön alanda bulunmaktadır. Tavan ve yer arasında kalan boşluk z ekseni üzerinde ilerlemiş. Tavandaki dalgalanmanın sonucunda mekan esnek bir form oluşturmuş. Yapı; akaçlama, mekanik malzeme, püskürgeç sistemi, aydınlatma ve akustik sistemler ile donatılmış. Çizgi şeklinde yerleştirilen ahşap parçalar özel olarak imal edilmiş. Gizli su tesisatı ve ışık sistemleri uzunlamasına bir eksen üzerinde geliştirilmiş. Ahşap kaburga formlu ve geometri şeklindeki her malzeme arasında yarıçapları ve boşlukları göz önünde bulundurularak muntazam şekilde dizayn edilmiş. Sorunsuz, muntazam bir manzara oluşturulmuş. Salonun ortasında, sütunlar ve şarap depolama sistemi mekanın kurgusunu desteklemiş ve tavanda asılı şekilde bırakılmış. Eğer boylamsal eksen, muntazam yüzeyi vurgularsa ve sonra yanal görünüşler çizgili anlık görüntüleri kusursuz olarak sunar ise illüzyon sırrı çözülüyor olur. “Damlama” ve “Bunalım” ile tavanın kesin alanlarının altını çizmek ve diğer ayrıntıları aydınlatmak temel özelliklerden olmuş. Tavan altından bakılıdığında görünen boşluğun sıcak ormanları ile bambuyu üretiyor gibi. Terin çizgileri, döşemeler, kaplamalar ve tavan bütünüyle sonsuz etkiyi yaratma komplosunu kurmuşlar.

Mekanın içindeki akışkan hava tüm ayrıntılara işlemiş. Aydınlatmalar çok titizlik ile seçilip uygulanmış. Aydınlatmaların kullanılışları da oldukça uygun olmuş. Mekanın kaburga ve egzotik görümüne yardımcı olarak ferah bir konsept yaratmakta yardımcı olmuş. Zemin kaplaması ve masalar aynı malzemeden ve desenden uygulanmış. Tavanın iddialı yapısının önüne geçmek istemeyen diğer detaylar aslında kendi başlarına bir zariflik sunmuş.

BANQ restaurant / 1375 Washington Street, Boston, MA / 2006-2008
Proje Boyutu / 4800 feet kare
Müşteri / SOWA Restoran Grubu, LLC
Mimar / Office dA, Inc
Proje Tasarım / Nader Tehrani, Monica Ponce De Leon
Sorumlu Müdür / Nader Tehrani
Proje Mimarı / Dan Gallagher
Proje Koordinatörleri / Catie Newell, Brandon Clifford
Proje Ekibi / Harry Lowd Richard Lee, Lisa Huang, Remon Alberts, Janghwan Cheon, Jumanah Jamal, Aishah Al Sager
Yüklenici / Vatan Oluşturucular
Yapısal Danışmanlık Mühendisi / Simpson Gumpertz & Heger Inc
MEP Danışmanlık Mühendisi / Woźny / Barbar & Associates, Inc
Aydınlatma Danışmanı / Ortak Aydınlatma
Akustik Danışmanı / Acentech
Mutfak Danışmanı / TriMark USA, Inc
Bina Kodu Danışmanı / HaI Cutler
Fotoğrafçı / John Horner

GEÇMİŞİ,ŞİMDİYE UYARLAYAN DEKORASYONLAR

TARİH VE MODERNİZMİ BİR ARADA YAŞATAN EV

Geçişlerin tasarıma yansıdığı bir dizayna sahip bir Beyoğlu evi. Geleneksel, tarih kokan ama bir o kadar da çağdaş ve modern çizgilere sahip huzurlu bir ev. Bu iki farklı tarzı bir çatı altından toplanması gerçekten zor, riskli bir çalışma omalı. Ancak ortaya çıkan sonuç oldukça güzel. Çoğu insan bu tür tarzlardan rahatsız olurken yinede saygı duyulması gereken bir tarz ve karşımın dengesinin oldukça keyifli bir sunumu olmuş.

İstanbul Ayazpaşa Apartmanı Beyoğlu’nun eski sokaklarından birinde bulunuyor. Bu özel ev, nostaljiyi dürüst bir modernlikle beraber ifade ediyor. Her bir dekoratif mobilya öğesi veya hafif fikstür eski ve yeni dünya arasında tarafsız denge kurmak için mükemmel kontrollü bir rol ve tüm yapısal detayları oynamaktadır. Mutfak salt bir örnek olmuş. Tavan ayrıntısı ve asil mermer sadelik vermiş. Kullanılan mermer ve diğer malzemeler zengin bir etki yaratmış. Önemli değerler korunmuş ve ön plana çıkarılmış. Yatak odasında ve yemek odasında boyalı tuğla olarak parlak fileto karoları ile kaplanmış. Tavan ise geçmişe ait bir dönemi yansıtan hatlara sahip. Mozaik döşemeler, boyalı radyatörler, zengin ve koyu renkli ahşap döşeme her-şeyin önemli bir anlamı olan bu mekanda değişik bir hava yaratmış.

Mimarlar: Seyhan Özdemir ve Sefer Çağla
İç Tasarım: Autoban
Yer: Beyoğlu, İstanbul

PREFABRİK EVLERDE MODERN YAŞAMLAR

Evin vitrininde son moda mobilyaların sergilenmesinden daha keyif verici bir tasarım olabilir mi? Modern tasarımı ile bu prefabrik ev Rolo’dadır. İtalya’nın rahat çağdaş tasarımının bir öğesidir. Modern mimari ve çağdaş mobilyanın bir güzel örneği olarak tasarlanmış. Mimöari tasarımını üstlenen firma Bestetti Associati Studio ve iç mekanda kullanılan mobilya ve eşyalar ise B&B Italia ürünüdür. Bu prefabrik ev 500 m²’dir.480 m² terası, bir açık yüzme havuzu ile tam anlamıyla kusursuz bir ev konseptinde. Avlusunda bulunan şık mobilyalar da B&B Italia tarafından düşünüldü. Büyük pencereler ve sürgülü cam kapılar zarif ve sade mobilya stili için bir doğal aydınlatma görevi üstlenmişler. İç mekanda yaşam, yemek, mutfak ve eğlence alanları bağlantıları kolay bir şekilde akışkan halde mimar tarafından tasarlanmış. Siyah ve beyaz zemin renkleri olarak düşünülmüş.

Mimar: Bestetti Associati Studio
Prefabrik: Pircher
Mobilyalar: B & B Italia
Fotoğraf: Fabrizio Bergamo